İktisat

bilgipedi.com.tr sitesinden
James Gillray'in Temperance Enjoying a Frugal Meal adlı hiciv baskısı. George III yamalı pantolonu ve koruyucu kumaşla kaplı sandalyesinde basit bir haşlanmış yumurta yerken ve masa örtüsünü peçete olarak kullanırken resmedilmiştir. Kış çiçekleri yanmayan şömineyi dolduruyor.

Tutumluluk, gıda, zaman veya para gibi tüketilebilir kaynakların tüketiminde tutumlu, idareli, ihtiyatlı veya ekonomik olma ve israf, savurganlık veya savurganlıktan kaçınma niteliğidir.

Davranış bilimlerinde tutumluluk, uzun vadeli bir hedefe ulaşmak için mal ve hizmetleri ölçülü bir şekilde edinme ve sahip olunan ekonomik mal ve hizmetleri becerikli bir şekilde kullanma eğilimi olarak tanımlanmıştır.

Stratejiler

Tutumluluğun yaygın teknikleri arasında israfın azaltılması, pahalı alışkanlıkların engellenmesi, anlık hazların mali kısıtlama yoluyla bastırılması, verimlilik arayışı, tuzaklardan kaçınma, pahalı sosyal normlara meydan okuma, manipülatif reklamları tespit etme ve bunlardan kaçınma, maliyetsiz seçenekleri benimseme, takas kullanma ve yerel koşullar ile hem piyasa hem de ürün/hizmet gerçekleri hakkında bilgi sahibi olma yer almaktadır. Tutumluluk, insanları hem pahalı hem de aşırı kullanıldığında sağlıksız olan ürünlerden kaçınmaya yönlendirerek sağlığa katkıda bulunabilir. Tutumlu yaşam esas olarak masrafları kısmayı, daha fazla paraya sahip olmayı ve paralarından mümkün olan en fazlasını elde etmeyi amaçlayanlar tarafından uygulanmaktadır.

Felsefe

Bazı inanç sistemleri bağlamında tutumluluk, bireyin ekonomik, maddi ya da manevi çıkarları için en iyisinin ne olduğunu bildiğini iddia eden ticari pazarlardan ya da şirket kültürlerinden gelen "uzman" bilgisine güvenmeyen (ya da son derece temkinli yaklaşan) bir felsefedir.

Farklı ruhani topluluklar tutumluluğu bir erdem ya da ruhani bir disiplin olarak görmektedir. Dostlar Dini Topluluğu ve Püritenler bu tür gruplara örnek olarak verilebilir. Bunun arkasındaki temel felsefe, insanların ihtiyacı olan başkalarına yardım etmek gibi daha hayırsever amaçlara tahsis etmek için para biriktirmeleri gerektiği fikridir.

Tutumluluğu, insanların avcı-toplayıcı olarak atalarından gelen becerilerini kullanabilecekleri, az şey taşıyıp az şeye ihtiyaç duyabilecekleri ve insan yapımı gelenekler ya da din yerine doğada anlam bulabilecekleri bir erdem olarak gören çevreciler de vardır. Henry David Thoreau Walden'da benzer bir felsefeyi dile getirmiş, ormanda sade bir yaşam sürerken kendine güvenme ve minimum eşyaya sahip olma hevesini ifade etmiştir.

Kurumsal dünya

Tutumluluk, işgücü arasında dikkatli harcama felsefesinin yaygınlaştırılması yoluyla maliyet azaltma aracı olarak büyük işletmeler tarafından stratejik bir zorunluluk olarak benimsenmiştir. Maliyetlerin azaltılması, ister kurumsal bir organizasyonda ister toplumda olsun, genellikle olumsuz olarak algılanır, bu nedenle her çalışanı tutumluluğu benimsemeye davet etmek, maliyet azaltma yükünü yönetimden çalışana aktarır. Bunu yaparken şirketler, maliyetlerin dikkatli bir şekilde yönetilmesinin şirketin, hissedarların ve çalışanların menfaatine olduğu fikrini öne sürerek maliyet azaltma konusunda ahlaki bir yükümlülük getirmektedir.