Salavat

bilgipedi.com.tr sitesinden

Salavat (Arapça: صَلَوَات, ṣalawāt sg. salat; Muhammed'e ilahi bereket, durood shareef veya durood-e-İbrahim olarak da anılır), Muhammed'e selam içeren İslami bir Arapça ifadedir. Bu ifade genellikle Müslümanlar tarafından günde beş vakit namazlarının bir parçası olarak (genellikle teşehhüd sırasında) ve ayrıca Muhammed'in adı anıldığında ifade edilir.

Salavat, salat (Arapça: صَلَاة) kelimesinin çoğul halidir ve "dua" veya "selamlama" anlamına gelen "ṣ-l-w" harflerinin üçlü kökünden "ṣād-lām-wāw" (ص ل و) gelir.

Arap filologlar, salavat kelimesinin anlamının, kelimeyi kimin kullandığına ve kimin için kullanıldığına göre değişeceği görüşündedir.

Arapça hat ile sallallâhu aleyhi ve sellem
Mescid-i Nebevi'nin kapısında Arapça hat ile Muhammed ve solunda sallallâhu aleyhi ve sellem yazısı
Arapça Muhammed ve sülüs hat ile sallallâhu aleyhi ve sellem yazısı

Salavat, İslam peygamberi Muhammed’e ve onun soyundan gelenlere (Ehl-i Beyt) saygı bildirmek için Müslümanlar tarafından okunan dualara denir. En yaygın biçimleri Allahüme salli âla seyyidina Muhammedin ve âla ali seyyidina Muhammed ile Sallallâhu aleyhi ve sellem şeklindedir. Kur'an’da Ahzab Suresi’nin 56. ayetinde Allah ve meleklerin Muhammed’e salâvat okuduğu belirtilerek, inanan kişilerin de ona salat ve selâm okumaları istenir. Müslümanlarda namaz içinde tahiyyata oturunca, namazdan sonraki dualarda, çeşitli dualarda (Mevlid) ve Muhammed’in adını söyleyince ya da yazınca ona salavat okurlar.

Genellikle Muhammed’in ismi söylendikten hemen sonra "sallallâhu aleyhi ve sellem" (Arapça: صلى الله عليه و سلم) şeklinde söylenen salâvat, yazıda ise "s.a.v.", "s.a.s." veya "s.a." olarak kısaltılır, "Allah'ın dua ve selamı onun üzerine olsun" anlamına gelir. "Sallallâhu aleyhi ve sellem" ifadesinin yaygın kullanımından dolayı, bir Unicode kodnoktası olarak " ﷺ " şeklinde ligature edilmiştir.

İslami bağlamda

"Muhammed'in müminlerin üzerine salavat göndermesi, onların refahı, bereketi ve kurtuluşu için dua ettiğini gösterir."

İslam'da, bir Müslüman veya İslam melekleri (melâike) salavat okuduklarında, bunu peygambere gönderdikleri ve Allah'a Muhammed'e olan saygılarını gösterdikleri anlamına gelirken, aynı şey Allah'ın kendisi tarafından peygamber üzerine gönderildiğinde, Allah tarafından kutsanmış olduğu anlamına gelir.

  • Muhammed'in şöyle dediği de bildirilmiştir: "İnsanların en kötüsü, yanında adım anıldığında bana salavat getirmeyen kimsedir."
"Allah'ın selamı onun ve ev halkının üzerine olsun." (صَلَّىٰ ٱلَّٰهُ عَلَيْهِ وَآلِهِ وَسَلَّمَ)
  • İbn Asakri, el-Hasan bin Ali'den Muhammed'in şöyle dediğini nakletmiştir: "Bana daha çok salavat getirin, çünkü sizin salavat getirmeniz günahlarınızın bağışlanmasına vesile olur. Benim için yüksek bir makam ve şefaat dileyin, çünkü benim şefaatim Allah katında sizin lehinizedir."
  • Cafer-i Sadık'ın Muhammed'den bir rivayeti vardır. O şöyle demiştir: "Allah'a yapılan bütün dualar, Muhammed s.a.v. ve ev halkına salavat getirilinceye kadar gökyüzünden bir perde içinde kalacaktır."
  • Başka bir rivayette Cafer-i Sadık'tan şöyle nakledilmiştir: "Kim Peygamber s.a.v.'e ve Ehlibeyt'ine salavat gönderirse, 'Allah bana 'Ben senin Rabbin değil miyim' diye sorduğunda verdiğim söz üzerinde duruyorum. Ben de 'evet, sensin' diye cevap verdim."

Salavât, Arapça salat kelimesinin çoğuludur. Türkçeye ilk anlam olarak namaz, dua şeklinde tercüme edilir. Ancak salavat kelimesinin tercümesinde, Allah'ın ve meleklerin Muhammed'e namaz veya dua etmesi inanç açısından uygun olmadığı için, ikincil anlamları olan selam, yüceltme (kutsama), rahmet, övgü, iltifat, ifadeleri tercih edilir.

Önerilen Salavat

Çeşitli rivayetlere göre aşağıdaki salavatlar Muhammed tarafından tavsiye edilmiştir: ʾAllāhumme ṣalli ʿalā Muḥammadin wa ʿalā ʾāli Muḥammadin kamā ṣallayta ʿalā ʾIbrāhīma wa ʿalā ʾāli ʾIbrāhīma ʾinnaka Ḥamīdun Mecīdun ʾAllāhumme bārik ʿalā Muḥammadin wa ʿalā ʾāli Muḥammadin kamā bārakta ʿalā ʾIbrāhīma wa ʿalā ʾāli ʾIbrāhīma ʾinnaka Ḥamīdun Mecīdun

ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَعَلَىٰ آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا صَلَّيْتَ عَلَىٰ إِبْرَاهِيمَ وَعَلَىٰ آلِ إِبْرَاهِيمَ إِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ ٱللَّٰهُمَّ بَارِكْ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَعَلَىٰ آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا بَارَكْتَ عَلَىٰ إِبْرَاهِيمَ وَعَلَىٰ آلِ إِبْرَاهِيمَ إِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ

Allah'ım, İbrahim'i ve İbrahim'in ailesini mübarek kıldığın gibi Muhammed'i ve Muhammed'in ailesini de mübarek kıl. Gerçekten sen övgüye layıksın ve yücesin. Allah'ım, İbrahim'i ve İbrahim ailesini mübarek kıldığın gibi Muhammed'i ve Muhammed ailesini de mübarek kıl. Şüphesiz sen övgüye layıksın ve yücesin.

Muhammed'in de şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Bana eksik salavat getirmeyin". Sahabesi ona sordu: "Eksik salavat nedir?" O da onlara şöyle cevap verdi: "Ey Allah'ım, Muhammed'e salât eyle deyip de sonra bunu kesmenizdir. "ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَعَلَىٰ آلِ مُحَمَّدٍ 'Allah'ım, Muhammed'e ve Muhammed'in soyuna salât eyle' deyip sonra da bu sözü bırakmandır."

Salavat Çeşitleri

Salavat'ın kullanılabilecek çeşitli varyant ifadeleri vardır. En yaygın ifadeler şunlardır:

Arapça Transliterasyon
IPA
İfade
ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَآلِ مُحَمَّدٍ ʾallāhumme ṣalli ʿalā muḥammedin ve-ʾāli muḥammedin
/ʔaɫ.ɫaː.hum.ma sˤal.li ʕa.laː mu.ħam.ma.din wa.ʔaː.li mu.ħam.ma.din/
Allah'ım, Muhammed'e ve Muhammed'in soyuna salât eyle.
ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَعَلىٰ آلِ مُحَمَّدٍ ʾallāhumme ṣalli ʿalā muḥammedin wa-ʾalā ʾāli muḥammedin
/ʔaɫ.ɫaː.hum.ma sˤal.li ʕa.laː mu.ħam.ma.din wa.ʕa.laː ʔaː.li mu.ħam.ma.din/
Allah'ım, Muhammed'e ve Muhammed'in soyuna salât eyle.
ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَعَلىٰ آلِ مُحَمَّدٍ ʾallāhumme ṣalli wa-sallim ʿalā muḥammedin wa-ʾalā ʾāli muḥammedin
/ʔaɫ.ɫaː.hum.ma sˤal.li wa.sal.lim ʕa.laː mu.ħam.ma.din wa.ʕa.laː ʔaː.li mu.ħam.ma.din/
Allah'ım, Muhammed'e ve Muhammed'in soyuna bereket ve esenlik gönder.
ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ وَبَارِكْ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَعَلىٰ آلِ مُحَمَّدٍ ʾallāhumme ṣalli wa-sallim wa-bārik ʿalā muḥammedin wa-ʾalā ʾāli muḥammedin
/ʔaɫ.ɫaː.hum.ma sˤal.li wa.sal.lim wa.baː.rik ʕa.laː mu.ħam.ma.din wa.ʕa.laː ʔaː.li mu.ħam.ma.din/
Allah'ım, Muhammed'e ve Muhammed'in soyuna bereket, esenlik ve rahmet gönder.
ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ وَبَارِكْ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَعَلىٰ آلِ مُحَمَّدٍ أَجْمَعِينَ وَعَلىٰ جَمِيعِ ٱلْمَلَائِكَةِ وَجَمِيعِ ٱلْأَنْبِيَاءِ وَٱلْمُرْسَلِينَ وَٱلشُّهَدَاءِ وَٱلصِّدِّيقِينَ وَجَمِيعِ عِبَادِ ٱللَّٰهِ ٱلصَّالِحِينَ ʾallāhumme ṣalli wa-sallim wa-bārik ʿalā muḥammedin wa-ʾalā ʾāli muḥammedin ʾajmaʿīna wa-ʿalā jamīʿi l- malāʾikati ve-cemīʿi l-ʾanbiyāʾi ve-l-mursalīna ve-š-šuhadāʾi ve-ṣ-ṣiddīqīna ve-cemīʿi ʿibādi -llāhi ṣ-ṣāliḥīna
/ʔaɫ.ɫaː.hum.ma sˤal.li wa.sal.lim wa.baː.rik ʕa.laː mu.ħam.ma.din wa.ʕa.laː ʔaː.li mu.ħam.ma.din ʔad͡ʒ.ma.ʕiː.na wa.ʕa.laː d͡ʒa.miː.ʕi‿l.ma.laː.ʔi. ka.ti wa.d͡ʒa.miː.ʕi‿l.ʔan.bi.jaː.ʔi wal.mur.sa.liː.na waʃ.ʃu.ha.daː.ʔi wasˤ.sˤid.diː.qiː.na wa.d͡ʒa.miː.ʕi ʕi.baː.di‿l.laː.hi‿sˤ.sˤaː.li.ħiː.na/
Allah'ım, Muhammed'e, Muhammed'in soyuna, bütün meleklere, bütün nebilere, resullere, şehitlere, sıddıklara ve Allah'ın bütün salih kullarına salât, selam ve bereket gönder.
ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَآلِ مُحَمَّدٍ وَعَجِّلْ لِوَلِيِّكَ ٱلْفَرَجَ وَٱلْعَافِيَةَ وَٱلنَّصْرَ ʾallāhumme ṣalli ʿalā muḥammedin ve-ʾāli muḥammedin ve-ʿaccil li-velīyike l-ferece ve-l-ʿāfiyete ve-n-naṣra
/ʔaɫ.ɫaː.hum.ma sˤal.li ʕa.laː mu.ħam.ma.din wa.ʔaː.li mu.ħam.ma.din wa.ʕad͡ʒ.d͡ʒil li.wa.liː.ji.ka‿l.fa.ra.d͡ʒa wal.ʕaː.fi.ja.ta wan.nasˤ.ra/
Ey Allah'ım, Muhammed'i ve Muhammed'in soyunu kutsa ve vekilinin (yani İmam Mehdi'nin) zuhurunu çabuklaştır ve ona canlılık ve zafer ver. (Genellikle Şii Müslümanlar tarafından okunur)
ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَآلِ مُحَمَّدٍ وَعَجِّلْ فَرَجَهُمْ ʾallāhumme ṣalli ʿalā muḥammedin ve-ʾāli muḥammedin ve-ʿaccil farajahum
/ʔaɫ.ɫaː.hum.ma sˤal.li ʕa.laː mu.ħam.ma.din wa.ʔaː.li mu.ħam.ma.din wa.ʕad͡ʒ.d͡ʒil fa.ra.d͡ʒa.hum/
Ey Allah'ım, Muhammed'i ve Muhammed'in soyunu kutsa ve onların kurtuluşunu çabuklaştır. (Genellikle Şii Müslümanlar tarafından okunur)
ٱللَّٰهُمَّ صَلِّ عَلَىٰ مُحَمَّدٍ وَآلِ مُحَمَّدٍ وَعَجِّلْ فَرَجَهُمْ وَٱلْعَنْ أَعْدَاءَهُمْ ʾallāhumme ṣalli ʿalā muḥammedin ve-ʾāli muḥammedin ve-ʿaccil farajahum ve-lʿan ʾaʿdāʾahum
/ʔaɫ.ɫaː.hum.ma sˤal.li ʕa.laː mu.ħam.ma.din wa.ʔaː.li mu.ħam.ma.din wa.ʕad͡ʒ.d͡ʒil fa.ra.d͡ʒa.hum wal.ʕan ʔaʕ.daː.ʔa.hum/
Ey Allah'ım, Muhammed'i ve Muhammed'in soyunu kutsa, onların kurtuluşunu çabuklaştır ve düşmanlarına lanet et. (Genellikle Şii Müslümanlar tarafından okunur)

Salavat okumanın faziletlerine ilişkin İslami inançlar

  • Kim Muhammed ve âline on salavat gönderirse, Allah ve melekleri de ona bin salavat gönderir ve kim Muhammed ve âline bin salavat gönderirse, cehennem ateşi ona dokunmaz.
  • Muhammed'e ve onun soyuna salavat göndermek, kıyamet gününde onun şefaatine yol açar.
  • Muhammed ve âline salavat getirmek günahlara kefaret olur.
  • Muhammed ve âline salavat getirmek amellerin en ağırıdır.
  • Muhammed ve ev halkına salavat getirmek, Allah'ın ve elçisinin sevgisine yol açar.
  • Muhammed ve âline salavat getirmek amelleri temizler.
  • Muhammed ve âline salavat kabirde, sırat köprüsünde ve cennette nur olur.
  • Salavat kalbi aydınlatır ve açar.
  • Salavat, Cuma gününün en hayırlı amellerinden biridir.
  • Salavatı yüksek sesle okumak riyayı yok eder.
  • Muhammed'e ve âline salavat getirmek insanı cehennem ateşinden kurtarır.
  • Sürekli Salavat okumak kişinin dünyevi ve uhrevi isteklerini yerine getirir (dua).

Unicode

Unicode
utf-8 kodlaması işaret isim unicode transkripsiyon Arapça İngilizce
Arapça işaret SALLALLAHOU ALAYHE WASSALLAM Sallallahu aleyhe wasallam صلى الله عليه وسلم Allah'ın rahmeti onun üzerine olsun!