İrredantizm

bilgipedi.com.tr sitesinden

İrredantizm ya da kurtarımcılık, İtalyanca kökenli bir sözcük olup dil, din, soy ve kültür birlikteliği olduğu hâlde herhangi bir devletin sınırları dışında yer alan halk ile söz konusu devletin birleşmesi fikridir. Ancak köken itibarıyla negatif bir anlam boyutu vardır. Etimoloji sözlüğünde bu kavram, "yabancı ülke topraklarındaki soydaşları gerekçe ederek yayılma siyaseti" olarak belirtilmektedir. Genelde de siyasal alanda bu anlamda kullanılmaktadır. Bir devletin, kendi sınırına yakın yaşayan soydaşlarının oturduğu bölgeleri ilhak etme politikası olarak anlaşılması söz konusudur. Türk Dil Kurumu, bu kavrama Türkçe alternatif olarak "kurtarımcılık" şeklinde bir sözcük önermektedir.

Ulusal birleşme için 19. yüzyıl İtalyan hareketinden türetilmiş bir terimdir. Bu bağlamda İtalya ile kültürel ve ırk bağları olan ancak yeni İtalyan devletinin fiziki denetimi dışında kalan Trente, Dalmaçya, Trieste ve Fime'ye işaret etmektedir. Bu nedenle bu bölgeler, doğmakta olan ulusal topluluk için "yeniden ele geçirmeyi" ya da "kurtarılmayı" beklemekteydi.

Terim genel siyasi söyleme 20. yüzyılda geçmiştir. Mayall irrendantizmi, ulusal kendi kaderini tayin düşüncesinin bir revizyonizmi olarak değerlendirmektedir. Hiç kuşkusuz, bazen de kötüleyici anlamda, belirli bir bölgede hakim olan statükoyu milliyetçi ya da etnik kriterler doğrultusunda değiştirmeye çalışan politikaları nitelendirmek için geniş ölçüde kullanılmaktadır. İrredantizm, özellikle devlet tabanlı sınır bölgelerinin bir etnik grubu ayırdığı ya da böldüğü veya daha önce birleşmiş bir sistem üzerinde dış bir kontrolün (örneğin sömürgeci) dayatılmaya çalışıldığı durumlarda olasıdır. O zaman "irredantia", "kayıp topraklar" olmaktadır. Bunun bir sonucu olarak irrendantizm, uluslararası aktörler arasında potansiyel veya mevcut bir çatışma kaynağı teşkil eder. Bunun için örnekler çağdaş makropolitik sistemde boldur. Buna göre, Arjantinlilerin, Falkland üzerinde hak iddia ederken İspanyolların da Cebelitarık üzerinde hak iddia etmesi irredantizmin sömürgecilik karşıtı türevlerini temsil etmektedir. Etnik irredantizm, Somali'nin, Etiyopya ve Kenya'daki Somali halklarının Büyük Somali içinde bir araya getirilmesi talepleriyle ya da yeni bağımsızlık döneminde bazı Kıbrıslı Rumlar tarafından öne sürülen Yunanistan ile enosis ya da birlik iddiaları ile örneklenebilir.

Albert Bettannier'in 1887 tarihli La Tache Noire ('Kara Leke') adlı tablosu, Fransa'daki okul çocuklarına Fransa-Prusya Savaşı sonrasında kaybedilen ve Fransa haritası üzerinde siyah renkle gösterilen Alsace-Lorraine vilayeti hakkında ders verilmesini tasvir etmektedir.

İrredantizm, tarihe veya efsaneye dayanarak ulus için "kaybedilmiş" (veya "kurtarılmamış") olarak kabul edilen toprakları (genellikle üyelerinin ulusu adına) talep eden ve işgal etmeye çalışan siyasi veya popüler hareketlerin doktrinidir. Sözde ulusların veya halkların tarihsel sınırları konusunda netlik olmaması nedeniyle, bu kapsam zaman zaman yayılmacılık iddialarının altında yatan anlaşmazlıklara konu olmaktadır.

Bu terim aynı zamanda sıklıkla rövanşizme de atıfta bulunur, ancak ikisi arasındaki fark, Merriam-Webster'a göre, irredantizmin siyasi veya etnik olarak yerinden edilmiş toprakların aynı ulusal kimliğe sahip bir nüfusla yeniden birleşmesi olmasıdır. Öte yandan, "rövanşizm" Fransızca intikam anlamına gelen "revanche" kelimesinden evrilmiştir. Siyasi alanda rövanşizm, kaybedilen bir bölgenin intikamını almayı amaçlayan bir teoridir.

Etimoloji

Kelime (İtalyanca irredento "kurtarılmamış") İtalya'da Italia irredenta ("kurtarılmamış İtalya") deyiminden türetilmiştir. Bu ifade ilk olarak Avusturya-Macaristan'ın 19. yüzyılda ve 20. yüzyılın başlarında Trentino, Trieste, Gorizia, Istria, Fiume ve Dalmaçya gibi çoğunlukla ya da kısmen etnik İtalyanların yaşadığı bölgeleri yönetmesine atıfta bulunuyordu. Bir hak talebinin hedefi olabilecek bir bölge bazen "irredenta" olarak adlandırılır.

Tarihsel veya etnik birliktelik temelinde komşu topraklar üzerinde hak iddia etmenin yaygın bir yolu, ülke adının önüne "Büyük" sıfatını eklemektir; örneğin Büyük Cermen İmparatorluğu, Büyük Macaristan, Büyük Sırbistan, Büyük Arnavutluk vb. Bu, ulusal toprak kavramını ve imajını, merkezinde "gerçek" ülke olmak üzere, düşünülebilen veya iddia edilen azami ölçüde aktarır. Ancak "Büyük" kelimesinin kullanımı her zaman irredantizm anlamına gelmemektedir; bu duruma örnek olarak, Polonya devletinin tarihsel çekirdeğini içeren, Küçük Polonya bölgesinden ayırt etmek için "Büyük" sıfatını taşıyan ve Polonya'nın toprak iddialarına ilişkin herhangi bir kavramla ilgisi olmayan Büyük Polonya verilebilir.