Erdoğanizm

bilgipedi.com.tr sitesinden

Erdoğanizm veya Tayyipçilik (Türkçe: Erdoğancılık veya Tayyipçilik), 2003 yılında Başbakan olan ve 2014 yılında Cumhurbaşkanlığı'na seçilinceye kadar görev yapan Türkiye Cumhurbaşkanı ve eski Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi ideallerini ve gündemini ifade etmektedir. Desteğini önemli ölçüde karizmatik otoriteden alan Erdoğanizm, "Kemalizm'den bu yana Türkiye'deki en güçlü fenomen" olarak tanımlanmaktadır ve Erdoğan'ın popülaritesinde önemli bir düşüşe neden olan 2018 Türkiye ekonomik krizine kadar ülke çapında geniş bir desteğe sahipti. İdeolojik kökleri Türk muhafazakârlığına dayanan AK Parti'nin en büyük siyasi destekçisi, Erdoğan'ın 2001 yılında bizzat kurduğu, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'dir (AK Parti).

2007 genel seçimleri öncesinde düzenlenen bir Adalet ve Kalkınma Partisi mitinginden görünüm
İstanbul'da bir binaya asılmış Erdoğan portresi ve Erdoğan'ın "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" sözü.

İhsan Yılmaz ve Galib Beşirov'a göre Erdoğanizm; seçim otoriterliğinden, kayırmacılık (neopatrimonyalizmden), popülist retorikten ve kökeni İslamcılıktan gelen politik ideoloji olmak üzere dört bileşenden oluşmaktadır.

İdeolojik kökenleri Türk muhafazakârlığından gelmekte olan bu kavramın en baskın olduğu söylenen siyasi tarafı, Erdoğan'ın 2001'de kurduğu parti olan Adalet ve Kalkınma Partisi'dir. Uluslararası siyaset biliminde 2011 itibarıyla ortaya atılan bu kavram, Erdoğan'ın Türkiye'deki yönetiminde tek adamlaşma sürecini karşıladığı, Erdoğan'ın yönetim anlayışı ve söylemleriyle birlikte uluslararası siyasette popülist olarak görülen; Rusya'da Putinizm, ABD'de Trumpizm ve Macaristan'da Viktor Orbán ile karşılaştırılarak değerlendirilmektedir.

Genel bakış

Muhafazakâr demokrasinin kişileştirilmiş bir versiyonu olan Erdoğanizm'in temel idealleri arasında, esas olarak seçimle gelen rızaya, daha az olarak da kuvvetler ayrılığına ve kurumsal denge ve denetime dayanan, dini ilhamlı güçlü bir merkezi liderlik yer almaktadır. Eleştirmenler Erdoğan'ın siyasi görüşünü sıklıkla otoriter ve seçimli bir diktatörlük olarak nitelendirmiştir. Erdoğanizm'in seçim merkezli bakış açısı, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán gibi yabancı liderler tarafından sıklıkla liberal olmayan bir demokrasi olarak tanımlanmıştır.

Erdoğanizm, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu Kemalist ilkelerinden uzaklaşarak ve laiklik gibi Erdoğan'ın vizyonuyla çelişen temel anayasal idealleri ortadan kaldırarak 'Yeni Türkiye' kurma arzusundan da güçlü bir şekilde etkilenmektedir. Erdoğanizm destekçileri genellikle Osmanlı İmparatorluğu'ndan kalma kültürel ve geleneksel değerlerin yeniden canlandırılması çağrısında bulunmakta ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından başlatılan Batı yanlısı sosyal reformları ve modernleşmeyi eleştirmektedir. Erdoğanizm'e tabandan gelen destek esas olarak Erdoğan'ın etrafında bir kişilik kültünün gelişmesinden ve karizmatik otoritenin baskın olmasından kaynaklanmaktadır. Erdoğan'ın Türk muhafazakar değerlerinin bireysel bir temsilcisi olarak kişileştirilmiş rolü, Türkçe'ye "Milletin Adamı" olarak çevrilen "Man of the nation" gibi Türk Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin öne çıkan kampanya sloganları şeklinde kendini göstermiştir.

Tarih

İdealleri ve siyasi gündemi 'Erdoğanizm' olarak anılmaya başlanan Erdoğan'ın Adalet ve Kalkınma Partisi'nin bir mitingindeki duvar halısı

'Erdoğanizm' terimi ilk olarak Erdoğan'ın 2011 genel seçim zaferinden kısa bir süre sonra ortaya çıktı ve ağırlıklı olarak AK Parti'nin muhafazakar demokrat ideallerinin Erdoğan demagojisi ve kişilik kültü ile birleşmesi olarak tanımlandı. Terimin kullanımı, Erdoğan'ın küresel sahnede daha fazla tanınmasıyla birlikte, çoğunlukla Erdoğanizm'in kapsadığı temel bir faktör olan Yeni Osmanlıcılığa dayanan proaktif dış politika idealleri nedeniyle artmıştır.

Temel değerler

Amerikan haber yayını Foreign Policy, Erdoğanizm'i temelde Erdoğan etrafında bir kişilik kültüne dayanan bir ideoloji olarak tanımlamış ve Rusya'daki Putinizm'e benzer bir popülist otoriterlik biçimi olduğunu belirtmiştir. Foreign Policy ayrıca Osmanlıcılık (Osmanlı İmparatorluğu'nun yüceltilmesi), İslamcılık, Ortadoğu'da Batı'nın siyasi müdahalesine duyulan şüphe, Kemalizm'in reddi ve demokratik süreç ve seçimlerin sınırlandırılmasını Erdoğanizm'in temel özellikleri olarak tanımlamaktadır.

İslamcılık ile Çatışma

Erdoğanizm'in unsurları, özellikle de destekçileri tarafından kullanılan siyasi retorik İslamcılıktan esinlenmiş olsa da, Erdoğan'ı çevreleyen kapsamlı kişilik kültünün, devlet politikasındaki hakimiyetine şüpheyle yaklaşan katı İslamcıları izole ettiği ileri sürülmektedir. Erdoğanizm'in ana teması olan Erdoğan'ın merkezi ve kapsayıcı otoritesi, takipçilerin bağlılığının bir lidere değil, Allah'a ve İslam'ın öğretilerine olması gerektiğine inanan İslamcılar tarafından eleştirilmiştir. Bu nedenle, Erdoğan'ın kapsayıcı hakimiyeti, özellikle Saadet Partisi (SP) gibi İslamcı partiler tarafından Erdoğanizm'in İslamcılığa dayanmadığını, bunun yerine muhafazakar destekçiler arasında kamuoyu desteğini sürdürmek için dini retoriği kullanan otoriterliğe dayandığını iddia eden İslamcı eleştirileri daha da artırmıştır.