Girit

bilgipedi.com.tr sitesinden
Girit (Kriti)
Yerli adı:
Κρήτη
Island of Crete, Greece
Girit'in NASA fotoğrafı
Kriti in Greece.svg
Coğrafya
KonumDoğu Akdeniz
Koordinatlar35°12.6′N 24°54.6′E / 35.2100°N 24.9100°EKoordinatlar: 35°12.6′N 24°54.6′E / 35.2100°N 24.9100°E
Alan8.450 km2 (3.260 sq mi)
Bölge sıralaması88
En yüksek rakım2.456 m (8058 ft)
En yüksek noktaİda Dağı (Psiloritis)
Yönetim
BölgeGirit
Başkent şehriKandiye
En büyük yerleşim yeriKandiye (nüfus 144.442)
Demografik Bilgiler
DemonymGiritçe, arkaik Giritçe
Nüfus636,504 (2020)
Nüfus sıralaması73
Nüfus yoğunluğu75,3/km2 (195/q mi)
Etnik gruplarYunanlılar;
Tarihsel olarak, Minoslular,
Eteokretanlar,
Cydonianlar ve Pelasgianlar
Ek bilgi
Saat dilimi
  • GMT +2
ISO kodugrm
HDI (2019) 0,879
çok yüksek - 13'te 3

Girit (Yunanca: Κρήτη, Modern: Kríti [ˈkɾiti], Antik: Krḗtē [krɛ̌ːtεː]) Yunan adalarının en büyüğü ve en kalabalık olanı, dünyanın 88. büyük adası ve Sicilya, Sardinya, Kıbrıs ve Korsika'dan sonra Akdeniz'in beşinci büyük adasıdır. Girit, Yunan anakarasının yaklaşık 160 km (99 mil) güneyinde ve Anadolu'nun yaklaşık 100 km (62 mil) güneybatısında yer almaktadır. Girit 8,336 km2 (3,219 sq mi) yüzölçümüne ve 1,046 km (650 mil) kıyı şeridine sahiptir. Kuzeyde Girit Denizi (veya Kuzey Girit Denizi) ve güneyde Libya Denizi (veya Güney Girit Denizi) ile Ege Denizi'nin güney sınırını sınırlar.

Girit ve onu çevreleyen bir dizi ada ve adacık, Yunanistan'ın 13 üst düzey idari biriminden en güneyde olanı ve Yunanistan'ın bölgeleri arasında en kalabalık beşinci bölge olan Girit Bölgesi'ni (Yunanca: Περιφέρεια Κρήτης) oluşturmaktadır. Başkenti ve en büyük şehri adanın kuzey kıyısındaki Kandiye'dir. Bölge, 2020 yılı itibarıyla 636.504 kişilik bir nüfusa sahiptir. Oniki Ada Girit'in kuzeydoğusunda yer alırken, Kiklad Adaları kuzeyde Girit Denizi ile ayrılmıştır. Mora Yarımadası ise bölgenin kuzeybatısındadır.

İnsanlar adada en az 130.000 yıl önce Paleolitik çağdan beri yaşamaktadır. Girit, MÖ 2700 ila 1420 yılları arasında Avrupa'nın ilk gelişmiş uygarlığı olan Minosluların merkeziydi. Minos uygarlığı Yunanistan anakarasından gelen Miken uygarlığı tarafından istila edilmiştir. Girit daha sonra Roma, ardından sırasıyla Bizans İmparatorluğu, Endülüs Arapları, Venedik Cumhuriyeti ve Osmanlı İmparatorluğu tarafından yönetildi. Halkı bir süredir Yunan devletine katılmak isteyen Girit, 1898'de Osmanlılardan bağımsızlığını elde ederek resmen Girit Devleti oldu. Girit, Aralık 1913'te Yunanistan'ın bir parçası oldu.

Ada çoğunlukla dağlıktır ve karakterini batıdan doğuya uzanan yüksek bir dağ silsilesi belirler. Girit'in en yüksek noktası olan İda Dağı ve 2.000 metrenin (6.600 ft) üzerinde 30 zirveye sahip Beyaz Dağlar (Lefka Ori) ve bir Dünya Biyosfer Rezervi olan Samaria Boğazı'nı içerir. Girit, kendi yerel kültürel özelliklerini (kendi şiiri ve müziği gibi) korurken Yunanistan'ın ekonomisinin ve kültürel mirasının önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Heraklion'daki Nikos Kazantzakis ve Hanya'daki Daskalogiannis havalimanları uluslararası yolculara hizmet vermektedir. Bir Tunç Çağı yerleşimi ve antik Minos kenti olan Knossos Sarayı da Kandiye'de bulunmaktadır.

Girit
YunancaΚρήτη
Island of Crete, Greece.JPG
Girit'in uydu fotoğrafı
Coğrafya
Koordinatlar 35°11′N 24°49′E / 35.18°K 24.82°D
Denizi Akdeniz
Yüzölçümü 8303 km2
Zirve İda Dağı 2456
Siyasi
Adadaki ülke(ler)
Periferi Girit
Demografi
Nüfus 634.930

Girit dünyaca tanınmış bir turizm merkezidir. En ilgi çeken turistik ziyaret yerleri arasında Knossos, Faistos ve Gortis 'deki arkeolojik sitler, Retimnon (Resmo)'daki Venedik kalesi ve Samarya, Aya İrini ve Aradena geçitlerinin doğal güzellikleri sayılabilir.

Girit Avrupa'nın ilk uygarlıklarından biri olan Minos krallığına (yaklaşık MÖ 2000-1400 arası) beşiklik etmiştir. İngiliz arkeolog Arthut Evans’ın bölgede rastladığı oyulmuş mühür taşlarına olan ilgisi, onu 1900 yılında Knossos’da düzenlediği kazı sonucu Doğu Akdeniz’de “başka bir uygarlığın zanaatkârlığı ve işçiliğinin bir devamı olarak görmediği” bu saraylarının en büyüğüne rastladı. Yapılan kazılar sonucu ortaya çıkan bu medeniyete bir isim vermek gerekiyordu. Bunun için her zaman olduğu gibi efsanelere başvuruldu. Efsanelere göre Zeus’un oğlu olduğu farz edilen Kral Minos’a Girit’in yönetimi verilmişti. Minos’tan sonra gelen hanedan fertlerinin de haliyle “Minos” adıyla anılacağını düşünen İngiliz Arkeologlar Girit Uygarlığını tüm dünyaya “Minos” adıyla yayıp bunlara da “İlk Yunanlar” demiş olsa da, hakikat, o dönemin Giritli sakinlerinin kendilerine ne dediğinin hâlen bilinmemekle birlikte: arkeolog Arthur Evars’ın başvurduğu efsanelerin tabletlerdeki kayıtlardan çok sonrasına ait olduğuydu. Dolayısıyla bu verilerle Girit adasında izlerine rastlanan ilk sakinlerin “İlk Yunanlar” olduğunu söylemek mümkün olmamakla birlikte, “ilk dönemlere ait definler, adadaki toplumun klanlar ya da geniş aileler halinde yaşadıklarını düşündürüyor ve sarayların etrafındaki kasabalarda yapılan kazılar, kendi ambarlarını kontrol eden geniş ve bağımsız ailelerin varlığını gösteriyordu.

Ayrıca, Knossos ile Kandiye arasında kalan, "Khaniale Tekke", Teke ya da Tekke adındaki bölgedir Tunç Dönemine ait oldukça zengin saraylar bulunmuştur. 1. Dünya savaşı sırasında bulunan mezarlar sonrasında birçoğu yağmalanmıştır. Yakın yüzyılda, Girit adasındaki pek çok yer isimlerinin değiştirilmiş olması, adres bulmak ve belgelemek açısından araştırmacıları oldukça zora sokmuştur. 1967’de Tekke mezarlarına da Payne tarafında bulunanlarına da “Fortetsa” adı verilmiştir. Bugün ise Girit'te "Khaniale Teke" antik saray ve mezarlarının olduğu yeri sorsanız, kimse bunların yerini size gösteremeyecektir.

İsim

<hiero>kA:Z1-I9-U33-Z7-N25</hiero>Girit
Keftiu
Mısır hiyeroglifleri

Girit adasına yapılan en eski atıflar, adanın Kaptara olarak anıldığı MÖ 18. yüzyıldan kalma Suriye'nin Mari kenti metinlerinden gelmektedir. Bu daha sonra Yeni Asur kayıtlarında ve İncil'de (Caphtor) tekrarlanır. Eski Mısır'da Keftiu veya kftı͗w olarak bilinirdi, bu da ada için benzer bir Minos ismi olduğunu kuvvetle düşündürmektedir.

Günümüzdeki Girit adı ilk olarak MÖ 15. yüzyılda Lineer B ile yazılmış Miken Yunanca metinlerinde ke-re-te (𐀐𐀩𐀳, *Krētes; daha sonra Yunanca: Κρῆτες [krɛː. tes], Κρής [krɛːs]'in çoğulu) ve ke-re-si-jo (𐀐𐀩𐀯𐀍, *Krēsijos; daha sonraki Yunanca: Κρήσιος [krέːsios], 'Giritli'). Antik Yunancada Girit (Κρήτη) adı ilk olarak Homeros'un Odysseia destanında geçer. Etimolojisi bilinmemektedir. Bir öneri onu varsayımsal bir Luvi kelimesi olan *kursatta'dan türetir (kursawar 'ada', kursattar 'kesme, şerit' ile karşılaştırın). Başka bir öneri ise, Girit'in antik çağlarda en güçlü talasokrasi olduğu gerekçesiyle, güçlü veya kuvvetli anlamına gelen eski Yunanca "κραταιή" (krataie̅) kelimesinden türediğini öne sürmektedir.

Latince'de adanın adı Creta olmuştur. Girit'in orijinal Arapça adı Iqrīṭiš (Arapça: اقريطش < (τῆς) Κρήτης) idi, ancak Girit Emirliği'nin yeni başkentini ربض الخندق Rabḍ al-Ḫandaq (modern Heraklion; Yunanca: Ηράκλειο, Irákleio), hem şehir hem de ada Χάνδαξ (Chandax) veya Χάνδακας (Chandakas) olarak tanındı ve Latince, İtalyanca ve Venedikçe Candia, buradan Fransızca Candie ve İngilizce Candy veya Candia türetildi. Osmanlı yönetimi altında Girit, Osmanlı Türkçesinde Girit (كريد) olarak adlandırılmıştır. İbranice İncil'de Girit'ten (כְּרֵתִים) "kretim" olarak bahsedilir.

Fiziksel coğrafya

Messara Ovası
Vai'nin palmiye plajı
Lefka Ori
Psiloritis'in görünümü

Girit, Yunanistan'ın en büyük ve Akdeniz'in beşinci büyük adasıdır. Ege Denizi'nin güney kesiminde, Ege'yi Libya Denizi'nden ayıran bir konumda yer alır.

Ada morfolojisi

Ada uzun bir şekle sahiptir: doğudan batıya 260 km (160 mil) uzanır, en geniş noktasında 60 km (37 mil) uzunluğundadır ve 12 km (7,5 mil) kadar daralır (Ierapetra yakınlarında). Girit, 1.046 km (650 mil) kıyı şeridiyle 8.336 km2 (3.219 mil kare) bir alanı kaplamaktadır; kuzeyde Girit Denizi (Yun: Κρητικό Πέλαγος); güneyde Libya Denizi (Yunanca: Λιβυκό Πέλαγος); batıda Myrtoan Denizi ve doğuya doğru Karpat Denizi. Yunan anakarasının yaklaşık 160 km (99 mil) güneyinde yer alır.

Dağlar ve vadiler

Girit dağlıktır ve karakteri altı farklı dağ grubundan oluşan, batıdan doğuya doğru uzanan yüksek bir dağ silsilesi ile tanımlanır:

  • Beyaz Dağlar veya Lefka Ori 2,454 m (8,051 ft)
  • Idi Aralığı (Psiloritis) 35°11′N 24°49′E / 35.18°N 24.82°E 2.456 m (8.058 ft)
  • Asterousia Dağları 1.231 m (4.039 ft)
  • Kedros 1.777 m (5.830 ft)
  • Dikti Dağları 2,148 m (7,047 ft)
  • Thripti 1,489 m (4,885 ft)

Bu dağlar Girit'i Amari vadisi gibi vadilerle, Lasithi platosu, Omalos ve Nidha gibi verimli platolarla; Gourgouthakas, Diktaion ve Idaion (antik Yunan tanrısı Zeus'un doğum yeri) gibi mağaralarla ve bir dizi geçitle donatmaktadır.

Girit'teki dağlar hem yerli halk hem de turistler için büyük bir hayranlık konusudur. Dağlar, özellikle Romantik seyyahların yazılarından bu yana adanın ayırt edici özelliklerinden biri olarak görülmüştür. Çağdaş Giritliler dağlılar ve ovalılar arasında ayrım yapmaktadır; dağlılar genellikle daha yüksek/daha iyi bir iklim ve aynı zamanda ahlaki ortam sağlayan yerlerde ikamet ettiklerini iddia etmektedir. Romantik yazarların mirasına uygun olarak, dağlar, sakinlerinin geçmişteki işgalcilere karşı 'direncini' belirlemiş olarak görülüyor; bu da sıkça karşılaşılan, dağlıların işgalcilerle daha az evlenmeleri bakımından 'daha saf' oldukları fikriyle bağlantılı. Girit'in batısındaki Sfakia gibi dağlık bölgelerde yaşayanlar için dağların kuraklığı ve kayalığı bir gurur unsuru olarak vurgulanmakta ve sıklıkla Yunanistan'ın ya da dünyanın diğer bölgelerindeki yumuşak topraklı olduğu iddia edilen dağlarla karşılaştırılmaktadır.

Boğazlar, nehirler ve göller

Adada Samariá Boğazı, İmbros Boğazı, Kourtaliotiko Boğazı, Ha Boğazı, Platania Boğazı, Ölüler Boğazı (Kato Zakros, Sitia'da) ve Richtis Boğazı ve Sitia'daki Exo Mouliana'da bulunan (Richtis) şelalesi gibi çok sayıda geçit bulunmaktadır.

Girit'in nehirleri arasında Ieropotamos Nehri, Koiliaris, Anapodiaris, Almiros, Giofyros ve Megas Potamos bulunmaktadır. Girit'te sadece iki tatlı su gölü vardır: Her ikisi de Hanya bölgesel biriminde bulunan Kournas Gölü ve Agia Gölü. Kıyıdaki Aghios Nikolaos'ta bulunan Voulismeni Gölü eskiden bir tatlı su gölüydü ancak şimdi Lasithi'de denize bağlanmaktadır. Girit'te barajlar tarafından oluşturulan üç yapay göl de mevcuttur: Aposelemis Barajı gölü, Potamos Barajı gölü ve Mpramiana Barajı gölü.

Çevredeki adalar

Bu bölümün koordinatlarını "Yunanistan adaları listesi" kullanarak haritalayın: OpenStreetMap 
Koordinatları şu şekilde indirin: KML
Bu bölümün koordinatlarını "Yunanistan adaları listesi" kullanarak haritalayın: OpenStreetMap 
Koordinatları şu şekilde indirin: KML

Çok sayıda ada, adacık ve kayalık Girit kıyılarını kucaklamaktadır. Birçoğu turistler tarafından ziyaret edilirken, bazıları sadece arkeologlar ve biyologlar tarafından ziyaret edilmektedir. Bazıları çevresel olarak korunmaktadır. Adaların küçük bir örneği şunları içerir:

  • Gramvousa (Kissamos, Hanya) Balo lagününün karşısındaki korsan adası
  • Bir gemi kazası ve Osmanlı katliamının anısına Elafonisi (Hanya)
  • Avrupa'daki en büyük doğal Juniperus macrocarpa ormanına ev sahipliği yapan Chrysi adası (Ierapetra, Lasithi)
  • Tanrı Apollon ve Tanrıça Artemis'in doğduğu Paximadia adası (Agia Galini, Resmo)
  • Elounda (Agios Nikolaos, Lasithi) plajı ve sığ sularının karşısında yer alan Spinalonga'daki Venedik kalesi ve cüzzamlı kolonisi
  • Lasithi, Sitia belediyesindeki Vai Palm Beach Ormanı ile birlikte çevre koruma bölgesi içinde yer alan Dionysades adaları

Güney kıyısı açıklarındaki Gavdos adası, Hora Sfakion'un 26 deniz mili (48 km) güneyinde yer alır ve Avrupa'nın en güney noktasıdır.

İklim

Girit, Akdeniz ve Kuzey Afrika olmak üzere iki iklim bölgesinin ortasında yer almakta olup, esas olarak ilk iklim bölgesine girmektedir. Bu nedenle Girit'te iklim öncelikle Akdeniz iklimidir. Atmosfer, denize yakınlığa bağlı olarak oldukça nemli olabilirken, kış oldukça ılımandır. Kasım ve Mayıs ayları arasında dağlarda kar yağışı yaygındır, ancak alçak bölgelerde nadirdir. Bazı dağların tepeleri yılın büyük bölümünde karla kaplıyken, kıyıya yakın yerlerde kar sadece birkaç dakika ya da saat yerde kalır. Ancak, Şubat 2004'te gerçekten istisnai bir soğuk hava dalgası adayı kasıp kavurmuş ve bu dönemde tüm ada karla örtülmüştür. Girit yazında ortalama sıcaklıklar yüksek 20'li ve düşük 30'lu Celsius'lara (80'lerin ortasından 90'ların ortasına Fahrenheit) ulaşır, maksimum sıcaklıklar ise üst 30'lu ve orta 40'lı Celsius'larda seyreder.

Mesara Ovası ve Asterousia Dağları da dahil olmak üzere güney sahili Kuzey Afrika iklim kuşağına girmektedir ve bu nedenle yıl boyunca önemli ölçüde daha güneşli günlere ve yüksek sıcaklıklara sahiptir. Burada hurma ağaçları meyve verir ve kırlangıçlar Afrika'ya göç etmek yerine yıl boyunca burada kalır. Adanın güneydoğu köşesindeki Ierapetra çevresindeki verimli bölge, kış boyunca seralarda üretilen her türlü yaz sebzesi ve meyvesiyle yıl boyunca olağanüstü tarımsal üretimiyle ünlüdür. Batı Girit (Hanya ili) daha fazla yağmur alır ve buradaki topraklar Girit'in doğu kısmına kıyasla daha fazla erozyona uğrar.

Coğrafya

Girit Yunanistan'ın 13 idari bölgesinden biridir. Yunanistan'ın en büyük, Doğu Akdeniz'in Kıbrıs'tan sonra ikinci büyük, Akdeniz'in beşinci büyük adasıdır. Girit, Ege Denizi'nin güney sınırlarını belirler ve yüzölçümü 8.450 km²'dir. 2020 itibarıyla nüfusu 636.504'dir. Adanın uzunluğu 260 km olup, genişliği ise Diyon burnu ile Litinon burnu arasındaki 60 km'lik en geniş mesafeden, doğu ucundaki Yerapetre kıstağında sadece 12 km'lik bir mesafe arasında değişmektedir. Girintili çıkıntılı sahil şeridinin toplam uzunluğu 1,000 km'ye ulaşmaktadır. Yunanistan anakarasının yaklaşık 160 km güneyinde yer alır.

Ada oldukça dağlık bir araziye sahiptir ve bu özelliğini en batıdan en doğuya uzanan aşağıdaki sıradağ zincirleri boyunca korumaktadır:

  • Lefka Ori veya 'Ak Dağlar' (en yüksek noktası 2.452 m)
  • İda Sıradağları (en yüksek noktası 2.456 m)
  • Dikti dağları (en yüksek noktası 2148 m)

Bu dağlar zincirinin arasında Lasiti, Omalos ve Nida ovaları gibi verimli düzlükler, Diktaion ve Idaion mağaraları ve ünlü Samarya geçidi gibi tabiat harikaları yer almaktadır.

Girit 600.000'den fazla nüfusuyla Yunanistan'ın en kalabalık adasıdır. Yaklaşık %42'si Girit'in ana şehir ve kasabalarında yaşarken, %45'i kırsal alanlarda yaşamaktadır.

Yönetim

Girit Bölgesi
Περιφέρεια Κρήτης
Yunanistan'ın idari bölgesi
Girit Bölgesinin Konumu
Koordinatlar: 35°13′N 24°55′E / 35.21°N 24.91°E
Ülke Yunanistan
Kuruldu1912
SermayeKandiye
Bölgesel birimler
Liste
  • Hanya
  • Kandiye
  • Resmo
  • Lasithi
Hükümet
 - Bölge valisiStavros Arnaoutakis (PASOK)
Alan
 - Toplam8,335.88 km2 (3,218.50 sq mi)
Nüfus
 (2011)
 - Toplam623,065
 - Yoğunluk75/km2 (190/q mi)
Saat dilimiUTC+2 (EET)
 - Yaz (DST)UTC+3 (EEST)
ISO 3166 koduGR-M
Web sitesiwww.crete.gov.gr

Girit, yakın adalarıyla birlikte, 1987 idari reformuyla kurulan Yunanistan'ın 13 bölgesinden biri olan Girit Bölgesi'ni (Yunanca: Περιφέρεια Κρήτης, Periféria Krítis, [periˈferia ˈkritis]) oluşturmaktadır. 2010 Kallikratis planı kapsamında bölgelerin yetki ve otoriteleri yeniden tanımlanmış ve genişletilmiştir. Bölgenin merkezi Kandiye'dir ve dört bölgesel birime (Kallikratis öncesi vilayetler) ayrılmıştır. Bunlar batıdan doğuya doğrudur: Hanya, Resmo, Kandiye ve Lasithi. Bunlar da 24 belediyeye bölünmüştür.

Bölgenin valisi, 1 Ocak 2011'den bu yana, Kasım 2010 yerel yönetim seçimlerinde Panhelenik Sosyalist Hareket adına seçilen Stavros Arnaoutakis'tir.

Şehirler

Kandiye, Girit'in en büyük şehri ve başkentidir ve ada nüfusunun dörtte birinden fazlasını barındırmaktadır. Hanya 1971 yılına kadar başkentti. Başlıca şehirler şunlardır:

  • Kandiye (Iraklion veya Candia) (144,422 kişi)
  • Hanya (Haniá) (53.910 kişi)
  • Resmo (34.300 kişi)
  • Ierapetra (23,707 nüfuslu)
  • Agios Nikolaos (20,679 kişi)
  • Sitia (14.338 kişi)

Ekonomi

Girit'in ekonomisi ağırlıklı olarak hizmetler ve turizme dayanmaktadır. Bununla birlikte, tarım da önemli bir rol oynamaktadır ve Girit, turizm endüstrisi olmadan bağımsız olarak kendini geçindirebilen birkaç Yunan adasından biridir. Ekonomi 1970'lerde turizmin önem kazanmasıyla gözle görülür bir şekilde değişmeye başlamıştır. Her ne kadar tarım ve hayvancılık üzerinde durulmaya devam edilse de, adanın iklimi ve arazisi nedeniyle üretimde bir düşüş ve hizmet sektörlerinde (çoğunlukla turizmle ilgili) gözle görülür bir genişleme olmuştur. Girit ekonomisinin her üç sektörü de (tarım/çiftçilik, işleme-paketleme, hizmetler) doğrudan bağlantılı ve birbirine bağımlıdır. Adada kişi başına düşen gelir Yunanistan ortalamasının çok üzerindeyken, işsizlik oranı yaklaşık %4 ile ülke genelinin altıda biri düzeyindedir.

Yunanistan'ın birçok bölgesinde olduğu gibi bağcılık ve zeytincilik önemli bir yer tutmaktadır; portakal, turunç ve avokado da yetiştirilmektedir. Yakın zamana kadar Yunanistan'a muz ithalatında kısıtlamalar vardı, bu nedenle adada ağırlıklı olarak seralarda muz yetiştiriliyordu. Süt ürünleri yerel ekonomi için önemlidir ve mizithra, anthotyros ve kefalotyri gibi bir dizi özel peynir bulunmaktadır.

Bölgenin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYH) 2018 yılında 9,4 milyar Avro olup Yunanistan'ın ekonomik çıktısının %5,1'ini oluşturmaktadır. Satın alma gücüne göre düzeltilmiş kişi başına düşen GSYH aynı yıl 17.800 Avro veya AB27 ortalamasının %59'u kadardı. Çalışan başına düşen GSYH ise AB ortalamasının %68'i kadardır. Girit, Yunanistan'da kişi başına düşen en yüksek beşinci GSYH'ye sahip bölgedir.

Ulaşım altyapısı

Malia yakınlarındaki E75 Avrupa rotası

Havaalanları

Adada üç önemli havaalanı bulunmaktadır: Kandiye'deki Nikos Kazantzakis, Hanya'daki Daskalogiannis havaalanı ve Sitia'daki daha küçük bir havaalanı. İlk ikisi uluslararası rotalara hizmet vermekte ve yolcular için adanın ana giriş kapıları olarak işlev görmektedir. Kandiye havaalanının yerine, halen bir hava kuvvetleri üssünün bulunduğu Kastelli'de tamamen yeni bir havaalanı yapılması için uzun süredir devam eden bir plan bulunmaktadır.

Feribotlar

Adaya Minoan Lines ve ANEK Lines gibi feribot şirketleri tarafından çoğunlukla Pire'den olmak üzere feribot seferleri düzenlenmektedir. Seajets Kiklad Adaları'na seferler düzenlemektedir.

Karayolu ağı

Neredeyse her yer karayolu ağıyla kaplı olmasına rağmen, modern otoyol eksikliği vardır, ancak bu durum kuzey kıyı omurga otoyolunun tamamlanmasıyla yavaş yavaş değişmektedir. Buna ek olarak, adanın kuzey ve güney kesimlerini bir tünel aracılığıyla birbirine bağlayacak modern bir otoyolu teşvik etmek üzere bir Avrupa Birliği çalışması tasarlanmıştır. Çalışma önerisi, Girit'in merkezindeki Agia Varvara ve Agia Deka köyleri arasında 15.7 km'lik (9.8 mil) bir yol bölümünü içeriyor. Bu yolun, adanın güney kesimiyle bağlantıları geliştirerek ve kazaları azaltarak hem turistlere hem de yerel halka fayda sağlaması umuluyor. Yeni yol bölümü, güneydeki Messara ile Girit'in en büyük şehri olan, adanın havalimanına ve anakara Yunanistan ile başlıca feribot bağlantılarına ev sahipliği yapan Heraklion arasındaki güzergahın bir parçasını oluşturuyor. Yeni yolda trafik hızı 19 km/saat artacak (29 km/saatten 48 km/saate) ve bu da Messara ile Kandiye arasındaki yolculuk süresini 55 dakika kısaltacak. Projenin ayrıca güzergah boyunca meydana gelen kazaların sayısını azaltarak yol güvenliğini de arttırması bekleniyor. İnşaat çalışmaları üç karayolu tüneli, beş köprü ve üç kavşak yapımını içermektedir. Bu projenin uygulama aşamasında 44 kişiye istihdam yaratması bekleniyor.

Yatırım, Yunanistan'ın uluslararası bağlantılarının yanı sıra ülkenin ulaşım altyapılarını da geliştirmeyi amaçlayan "Erişilebilirliğin Geliştirilmesi" Operasyonel Programı kapsamında yer alıyor. Operasyonel Program, Yunanistan'ın daha müreffeh ve daha az gelişmiş bölgelerini birbirine bağlamak ve böylece daha fazla bölgesel uyumun teşvik edilmesine yardımcı olmak için çalışıyor.

"Ag. Varvara - Ag. Varvara bölümünün inşaatının tamamlanması" projesi için toplam yatırım Varvara - Ag. Deka (Kasteli) (22+170 km'den 37+900 km'ye) bölümünün yapımının tamamlanması" projesi için yapılan toplam yatırım 102 273 321 Avro olup, AB'nin Avrupa Bölgesel Kalkınma Fonu, 2007-2013 programlama dönemi için "Erişilebilirliğin Geliştirilmesi" Operasyonel Programından 86 932 323 Avro katkıda bulunmaktadır. Çalışmalar "Karayolu Taşımacılığı - Yakınsama hedefindeki bölgelerin trans-Avrupa ve trans-bölgesel güzergah ağı" önceliği kapsamındadır.

Demiryolu

Ayrıca 1930'larda Kandiye'de, şehrin batısındaki Giofyros'tan limana kadar uzanan dar hatlı bir endüstriyel demiryolu vardı. Şu anda Girit'te demiryolu hattı bulunmamaktadır. Hükümet Hanya'dan Kandiye'ye Resmo üzerinden bir hat inşa etmeyi planlamaktadır.

Gelişme

Gazeteler, Deniz Ticaret Bakanlığı'nın Yunanistan, Güney Kore, Dubai Ports World ve Çin arasında, Girit'in güneyinde Timpaki yakınlarında büyük bir uluslararası konteyner limanı ve serbest ticaret bölgesi inşasına yönelik anlaşmayı desteklemeye hazır olduğunu bildirdi; plan 850 hektar (2,100 dönüm) arazinin kamulaştırılmasını öngörüyor. Limanın yılda iki milyon konteyner taşıması öngörülmektedir, ancak proje çevresel, ekonomik ve kültürel etkileri nedeniyle evrensel olarak hoş karşılanmamıştır. Ocak 2013 itibariyle, Yunanistan'ın içinde bulunduğu zor ekonomik durum nedeniyle projenin onaylanması yönünde artan bir baskı olmasına rağmen, proje hala onaylanmamıştır.

Yunanistan anakarasından Girit ve Kıbrıs üzerinden İsrail ve Mısır'a uzanacak su altı kabloları planlanmaktadır: EuroAfrica Interconnector ve EuroAsia Interconnector. Bu kablolar Girit'i Yunanistan anakarasına elektriksel olarak bağlayacak ve Girit'in enerji izolasyonuna son verecektir. Halihazırda Yunanistan Girit'in yıllık 300 milyon Avro civarındaki elektrik maliyet farkını karşılamaktadır.

Tarihçe

Boğa biçiminde Minos rhytonu, Kandiye Arkeoloji Müzesi
Knossos'tan Minos freski, Heraklion Arkeoloji Müzesi
Knossos Sarayı

Hominidler Girit'e en az 130.000 yıl önce yerleşmiştir. Daha sonraki Neolitik ve Bronz Çağı dönemlerinde, Minosluların yönetiminde Girit oldukça gelişmiş, okuryazar bir medeniyete sahip olmuştur. Çeşitli antik Yunan oluşumları, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Girit Emirliği, Venedik Cumhuriyeti ve Osmanlı İmparatorluğu tarafından yönetilmiştir. Geçici bir Girit hükümeti altında kısa bir bağımsızlık döneminden (1897-1913) sonra Yunanistan Krallığı'na katıldı. İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası tarafından işgal edilmiştir.

Tarih öncesi

2002 yılında paleontolog Gerard Gierlinski, muhtemelen 5.600.000 yıl önce eski insan akrabaları tarafından bırakılmış fosil ayak izleri keşfetti.

Girit'teki ilk insan yerleşimi 130.000 yıl öncesine, Paleolitik çağa dayanmaktadır. MÖ 7. binyılda akeramik Neolitik döneme tarihlenen yerleşimler sığır, koyun, keçi, domuz ve köpeklerin yanı sıra evcilleştirilmiş tahıl ve baklagiller kullanmıştır; antik Knossos bu büyük Neolitik (daha sonra Minos) yerleşimlerden birinin yeriydi. Diğer neolitik yerleşimler arasında Kephala, Magasa ve Trapeza'dakiler sayılabilir.

Minos uygarlığı

Girit, Avrupa'nın ilk gelişmiş uygarlığı olan Minos'un (yaklaşık MÖ 2700-1420) merkeziydi. Bu uygarlık Linear A olarak bilinen çözülememiş bir yazıyla yazmıştır. Erken Girit tarihi, Homeros gibi şairler aracılığıyla sözlü olarak aktarılan Kral Minos, Theseus ve Minotaur gibi efsanelerle doludur. Thera'nın volkanik patlaması Minos uygarlığının çöküşüne neden olmuş olabilir.

Miken Uygarlığı

MÖ 1420'de Minos uygarlığı Yunanistan anakarasından gelen Miken uygarlığı tarafından istila edilmiştir. Michael Ventris tarafından tespit edilen Yunan dilindeki en eski yazı örnekleri, Knossos'ta bulunan ve yaklaşık olarak MÖ 1425-1375 yıllarına tarihlenen Linear B arşividir.

Arkaik ve Klasik dönem

Tunç Çağı'nın çöküşünden sonra Girit'e anakaradan gelen yeni Yunan dalgaları yerleşmiştir. Arkaik dönemde bir dizi şehir devleti gelişmiştir. Yunanistan anakarasıyla çok sınırlı temas vardı ve Yunan tarih yazımı Girit'e çok az ilgi gösterdi ve sonuç olarak çok az edebi kaynak var.

MÖ 6. ve 4. yüzyıllar arasında Girit nispeten savaşlardan uzaktı. Gortyn Kanunu (MÖ 5. yüzyıl), kodlanmış medeni hukukun aristokratik güç ile sivil haklar arasında nasıl bir denge kurduğunun kanıtıdır.

MÖ 4. yüzyılın sonlarında aristokratik düzen, seçkinler arasındaki endemik iç çekişmeler nedeniyle çökmeye başlamış ve Girit'in ekonomisi şehir devletleri arasındaki uzun süreli savaşlar nedeniyle zayıflamıştır. MÖ 3. yüzyılda Gortyn, Kydonia (Hanya), Lyttos ve Polyrrhenia antik Knossos'un üstünlüğüne meydan okumuştur.

Şehirler birbirlerini avlamaya devam ederken, Makedon ve rakipleri Rodos ve Ptolemaios Mısır'ı gibi anakara güçlerini de kavgalarına davet ettiler. MÖ 220'de ada iki karşıt şehir koalisyonu arasındaki bir savaşla sarsıldı. Sonuç olarak Makedonya kralı V. Philip Girit üzerinde Girit Savaşı'nın (MÖ 205-200) sonuna kadar süren bir hegemonya kurdu; Rodoslular Makedonya'nın yükselişine karşı çıktı ve Romalılar Girit'in işlerine karışmaya başladı.

MÖ 2. yüzyılda İerapytna (İerapetra) Girit'in doğusunda üstünlük kazandı.

Roma egemenliği

Girit, Mithridatic Savaşları'na katılmış ve ilk olarak MÖ 71 yılında Romalı general Marcus Antonius Creticus'un saldırısını püskürtmüştür. Bununla birlikte, üç lejyonla donatılmış Quintus Caecilius Metellus komutasında üç yıl süren şiddetli bir sefer düzenlendi ve Girit nihayet MÖ 69 yılında Roma tarafından fethedilerek Metellus'a "Creticus" unvanı kazandırıldı. Gortyn adanın başkenti yapıldı ve Girit, Creta et Cyrenaica olarak adlandırılan Cyrenaica ile birlikte bir Roma eyaleti haline geldi. Arkeolojik kalıntılar, Roma egemenliği altındaki Girit'in refaha tanık olduğunu ve İmparatorluğun diğer bölgeleriyle bağlantısının arttığını göstermektedir. MS 2. yüzyılda Girit'teki en az üç şehir (Lyttos, Gortyn, Hierapytna) imparator Hadrianus tarafından kurulan Yunan şehirleri birliği Panhellenion'a katıldı. Diocletianus İmparatorluğu yeniden bölüştürdüğünde Girit, Cyrene ile birlikte Moesia piskoposluğuna ve daha sonra I. Konstantin tarafından Makedonya piskoposluğuna bağlandı.

Bizans İmparatorluğu - ilk dönem

Arkadi Manastırı

Girit yaklaşık 297 yılında Sirenayka'dan ayrılmıştır. Konstantin'in 330 yılında Konstantinopolis'te ikinci bir başkent kurmasından sonra genellikle Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu olarak anılan Roma İmparatorluğu'nun doğu yarısında bir eyalet olarak kaldı. Girit 467'de Vandalların saldırısına, 365 ve 415'teki büyük depremlere, 623'te Slavların baskınına, 654 ve 670'lerde Arap akınlarına ve 8. yüzyılda tekrar saldırılara maruz kalmıştır. Yaklaşık 732 yılında İmparator İsaurialı Leo III adayı Papa'nın yetki alanından alıp Konstantinopolis Patrikhanesi'nin yetki alanına verdi.

Endülüs Arap yönetimi

General Damian komutasındaki Bizanslılar Girit'e saldırır ancak Ioannes Scylitzes'in tasvir ettiği gibi (bkz. Skylitzes Kroniği) yaklaşık 828 yılında Sarazenler tarafından yenilgiye uğratılır.

820'lerde, 900 yıl Roma adası olarak kaldıktan sonra Girit, Girit Emirliği'ni kuran Ebu Hafs liderliğindeki Endülüslü Muvelledler tarafından ele geçirilir. Bizanslılar 842 ve 843 yıllarında Theoktistos komutasında adanın büyük bölümünü geri alan bir sefer başlattılar. Bizans'ın 911 ve 949'daki diğer seferleri başarısız oldu. Nikephoros Phokas'ın 960-61'deki seferi, bir buçuk asırlık Arap kontrolünden sonra Girit'i tamamen Bizans İmparatorluğu'na geri kazandırdı.

Bizans İmparatorluğu - ikinci dönem

961 yılında Nikephoros Phokas Arapları kovduktan sonra adayı Bizans yönetimine geri verdi. John Xenos ve "Metanoeite" Nikon önderliğinde halkın din değiştirmesi için yoğun çabalar sarf edildi. Girit'in yeniden fethi Bizanslılar için büyük bir başarıydı çünkü Ege kıyıları üzerindeki Bizans kontrolünü yeniden sağladı ve Girit'in bir operasyon üssü sağladığı Sarazen korsanlarının tehdidini azalttı.

Dördüncü Haçlı Seferi 1204 yılında imparatorluk başkenti Konstantinopolis'i ele geçirdi ve yağmaladı. Bunu izleyen ganimet paylaşımında Girit başlangıçta önde gelen Haçlı Montferratlı Boniface'a verildi. Ancak Boniface bu hakkını, kuvvetleri Haçlı Seferi'nin çoğunluğunu oluşturan Venedik Cumhuriyeti'ne sattı. Venedik'in rakibi Cenova Cumhuriyeti adayı derhal ele geçirdi ve 1212 yılına kadar Venedik Girit'i bir koloni olarak güvence altına alamadı.

Venedik yönetimi

Frangokastello 1371-74 yıllarında Venedikliler tarafından inşa edilmiştir.

1212 yılından itibaren, Venedik'in dört yüzyıldan fazla süren egemenliği sırasında, o döneme ait çok sayıda sanatsal eserden de anlaşılacağı üzere, adada bir Rönesans yaşanmıştır. Girit Okulu ya da Post-Bizans Sanatı olarak bilinen bu akım, yıkılan imparatorluğun sanatsal geleneklerinin son çiçekleri arasında yer almaktadır. Bu Girit rönesansının en önemli temsilcileri ressam El Greco ve yazarlar Nicholas Kalliakis (1645-1707), Georgios Kalafatis (profesör) (yaklaşık 1652-1720), Andreas Musalus (yaklaşık 1665-1721) ve Vitsentzos Kornaros'tur.

Katolik Venediklilerin yönetimi altında Candia kenti Doğu Akdeniz'in en iyi tahkim edilmiş kenti olarak bilinirdi. Üç ana kale Gramvousa, Spinalonga ve Rethymnon'daki Fortezza'da bulunuyordu. Diğer tahkimatlar arasında Sitia'daki Kazarma kalesi de bulunmaktadır. 1492 yılında İspanya'dan kovulan Yahudiler adaya yerleşmiştir. Girit 1574-77 yılları arasında Proveditor General, Sindace ve Inquisitor olarak Giacomo Foscarini'nin yönetimi altındaydı. Starr'ın 1942 tarihli makalesine göre, Giacomo Foscarini'nin yönetimi Yahudiler ve Rumlar için karanlık bir çağdı. Onun yönetimi altında Katolik olmayanlar hiçbir ödenek olmaksızın yüksek vergiler ödemek zorundaydı. 1627'de Candia kentinde 800 Yahudi vardı; bu sayı kent nüfusunun yaklaşık yüzde yedisini oluşturuyordu. Marco Foscarini bu dönemde Venedik'in Doge'siydi.

Osmanlı yönetimi

Tarihin en uzun kuşatmalarından biri olarak kabul edilen Candia Kuşatması 1648'den 1669'a kadar sürmüştür.
Nicolas Sanson. 1651 yılında Girit
1861'de adanın Rum Ortodoks (mavi) ve Giritli Müslüman/Türk (kırmızı) etnik yapısı
Kara Musa Paşa Camii, Resmo

Osmanlılar Girit'i (Girit Eyâleti) 1669 yılında Candia kuşatmasından sonra fethetti. Birçok Giritli Rum, Osmanlı-Venedik Savaşları'ndan sonra Venedik Cumhuriyeti'nin diğer bölgelerine kaçmış, hatta bazıları 1669'da Girit'ten Dalmaçya'ya göç eden Simone Stratigo'nun (yak. 1733 - yak. 1824) ailesi gibi zenginleşmiştir. Adadaki İslam varlığı, Arap işgalinin ara dönemleri bir yana, Osmanlı fethiyle pekişmiştir. Giritli Müslümanların çoğu Girit Rumcası konuşan yerel Rum mühtedilerdi, ancak adanın 19. yüzyıldaki siyasi bağlamında Hıristiyan nüfus tarafından Türk olarak görülmeye başlandılar. Çağdaş tahminler değişmekle birlikte, Yunan Bağımsızlık Savaşı (1830) arifesinde ada nüfusunun %45'i Müslüman olabilir. Ada genelinde bir dizi Sufi tarikatı yaygındı, Bektaşi tarikatı en yaygın olanıydı ve en az beş tekkeye sahipti. Birçok Giritli Türk huzursuzluk nedeniyle Girit'ten kaçarak Türkiye, Rodos, Suriye, Libya ve başka yerlere yerleşti. 1900 yılına gelindiğinde nüfusun %11'i Müslüman'dı. Geri kalanlar 1924 yılında Yunanistan ve Türkiye arasında yapılan nüfus mübadelesi ile başka yerlere yerleştirildi.

1770 Paskalya'sında Girit'te Osmanlı yönetimine karşı kayda değer bir isyan, Orlov'un donanması tarafından destek sözü verilen ancak hiçbir zaman gelmeyen Sfakia'lı bir armatör olan Daskalogiannis tarafından başlatıldı. Daskalogiannis sonunda Osmanlı yetkililerine teslim oldu. Bugün Hanya'daki havaalanına onun adı verilmiştir.

Girit, 1830 Londra Protokolü ile modern Yunan devletinin dışında bırakıldı ve kısa süre sonra Osmanlı sultanı tarafından Mısır'a verildi. Mısır yönetimi kısa sürdü ve egemenlik 3 Temmuz 1840'ta Londra Konvansiyonu ile Osmanlı İmparatorluğu'na iade edildi.

Kandiye yüksek surlar ve burçlarla çevriliydi ve 17. yüzyılda batıya ve güneye doğru genişlemişti. Şehrin en zengin bölgesi, tüm seçkinlerin bir araya toplandığı kuzeydoğu çeyreğiydi. Şehir, Osmanlıların yönetimi altında bir başka isim daha almıştı: "Issız Şehir". Osmanlı'nın Candia'ya uyguladığı kent politikası iki yönlü bir yaklaşımdı. Bunlardan ilki dini vakıflardı. Osmanlı elitinin harap şehrin inşasına ve rehabilitasyonuna katkıda bulunmasını sağladı. Diğer yöntem ise kentsel mülkleri satarak nüfusu ve kentsel geliri artırmaktı. Molly Greene'e (2001) göre, Osmanlı yönetimi sırasında çok sayıda emlak işlemi kaydı bulunmaktadır. Terk edilmiş şehirde azınlıklar mülk satın almada eşit haklara sahipti. Hıristiyanlar ve Yahudiler de emlak piyasasında alım satım yapabiliyordu.

1866-1869 Girit İsyanı ya da Büyük Girit Devrimi (Yunanca: Κρητική Επανάσταση του 1866), 1830'da Yunan Bağımsızlık Savaşı'nın sona ermesi ile 1898'de bağımsız Girit Devleti'nin kurulması arasındaki bir dizi isyanın üçüncüsü ve en büyüğü olan, Osmanlı yönetimine karşı üç yıl süren bir ayaklanmadır. Batı Avrupa'nın liberal çevrelerinde güçlü tepkilere neden olan özel bir olay da Arkadi Soykırımı'dır. Olay, Kasım 1866'da büyük bir Osmanlı kuvvetinin isyanın karargâhı olarak hizmet veren Arkadi Manastırı'nı kuşatmasıyla meydana gelmiştir. Manastırın 259 savunucusunun yanı sıra 700'den fazla kadın ve çocuk da manastıra sığınmıştı. Birkaç gün süren zorlu çatışmalardan sonra Osmanlılar manastıra girdi. Bu noktada, manastırın başrahibi manastırın mahzenlerinde depolanan barutu ateşe vererek isyancıların çoğunun ve manastıra sığınan kadın ve çocukların ölümüne neden oldu.

Girit Devleti 1898-1908

Theriso'daki Devrimciler

Yunanistan'a katılmak isteyen Girit halkının 1841, 1858, 1889, 1895 ve 1897 yıllarında tekrarlanan ayaklanmalarının ardından Büyük Güçler düzeni yeniden sağlamaya karar verdi ve Şubat 1897'de adaya asker gönderdi. Ada daha sonra Büyük Britanya, Fransa, İtalya ve Rusya birlikleri tarafından garnizon haline getirildi; Almanya ve Avusturya-Macaristan 1898 başlarında işgalden çekildi. Bu dönem boyunca Girit, geri kalan dört Güç'ün amirallerinden oluşan bir komite tarafından yönetildi. Mart 1898'de Güçler, Sultan'ın gönülsüz rızasıyla, adaya yakın gelecekte Osmanlı hükümdarlığı altında özerklik verilmesine karar verdiler.

Eylül 1898'de Kandiye'deki Candia katliamında 500'den fazla Giritli Hıristiyan ve 14 İngiliz askeri Müslüman düzensizlerin elinde can verdi. Sonuç olarak, Amiraller tüm Osmanlı birliklerinin ve yöneticilerinin adadan çıkarılmasını emretti ve bu işlem Kasım ayı başlarında tamamlandı. Adaya özerklik verilmesi kararı uygulandı ve Yunanistan Prensi George adında bir Yüksek Komiser atanarak Aralık 1898'de görevine başladı. Girit Devleti'nin bayrağı Güçler tarafından seçildi ve beyaz yıldız Osmanlı'nın ada üzerindeki hakimiyetini temsil ediyordu.

Girit Devleti Bayrağı

1905 yılında Prens George ile bakan Eleftherios Venizelos arasındaki anlaşmazlıklar Prens'in otokratik yönetim tarzı gibi enosis (Yunanistan'la birleşme) meselesi, liderlerinden biri Eleftherios Venizelos olan Theriso isyanıyla sonuçlandı.

Prens George 1906 yılında Yüksek Komiserlik görevinden istifa etti ve yerine eski bir Yunan başbakanı olan Alexandros Zaimis getirildi. 1908 yılında, Türkiye'deki iç karışıklıklardan ve Zaimis'in adadan uzakta tatil yapmasından faydalanan Giritli milletvekilleri tek taraflı olarak Yunanistan'la birleştiklerini ilan ettiler.

Birinci Balkan Savaşı'nın patlak vermesiyle birlikte Yunan hükümeti Girit'in artık Yunan toprağı olduğunu ilan etti. Bu durum 1 Aralık 1913'e kadar uluslararası alanda tanınmadı.

İkinci Dünya Savaşı

Girit Adası İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası tarafından işgal edildi. İngiliz birlikleri, 3 Kasım 1940'ta Yunan Hükûmeti'nin izni ile Girit'e indi. Mihver güçleri tarafından anakara Yunanistan'ın işgali 6 Nisan 1941 tarihinde başladı ve Yunanistan ile birlikte Commonwealth ordularının müdahalelerine rağmen birkaç hafta içinde bu işgal tamamlandı. Kral II. Yorgos ve Emmanuil Çuderos Hükûmeti Atina'dan kaçmak zorunda kalarak 23 Nisan tarihinde Girit'e sığındılar.

Anakara Yunanistan işgalinden sonra Almanya, Girit ve Balkan seferinin son aşamasına geldi. (20 ve 31 Mayıs 1941 tarihleri arasında) on gün süren Nazi Almanyası ve müttefikler (İngiltere, Yeni Zelanda, Avustralya ve Yunanistan) arasındaki sert ve kanlı çatışmaların ardından Girit adası da Almanya tarafından işgal edildi.

20 Mayıs 1941 sabahı, Girit tarihinin ilk büyük havadan saldırı başladı. Üçüncü Reich "Mercury Operasyonu" (Girit Muharebesi) kod adı altında Girit'e bir havadan işgal başlattı. General Kurt Student komutasındaki 17.000 paraşütçü, Maleme, Kandiye ve Rethymnon olmak üzere hava meydanları ile üç stratejik konumlara indirildiler. Paraşütçülerin amacı Kraliyet Donanması ve hala denizleri kontrol eden Yunanistan Donanmasının çökertilerek Anakara Yunanistan'daki Luftwaffe tarafından helikopterle takviye gelişini sağlamak için üç havaalanını işgal etmek ve kontrol etmekti.

Müttefikler 1 Haziran 1941 tarihinde Girit adasını tamamen boşalttı. Alman işgalcilerinin zaferine rağmen, özel eğitimli Alman paraşütçüleri, Müttefik askerler ve Yunan sivil direnişçileri, çok ağır kayıplar verdiler. Adolf Hitler bu yüzden savaşın geri kalanında bu tür büyük ölçekli hava operasyonlarını yasakladı.

Girit Savaşı sırasında Girit'e inen Alman paraşütçü birlikleri

İç Savaş

Atina'daki Dekemvriana'nın ardından Giritli solcular, Ocak 1945'te Resmo'nun yanı sıra Koxare ve Melampes köylerinde saldırılar düzenleyen sağcı paramiliter örgüt Resmo Ulusal Örgütü (EOR) tarafından hedef alındı. Bu saldırılar Yunan anakarasında olduğu gibi tam ölçekli bir ayaklanmaya dönüşmedi ve Girit ELAS'ı Varkiza Antlaşması'ndan sonra silahlarını teslim etmedi. Hanya ve Kandiye'de bir dizi önemli komünistin tutuklanmasıyla 1947 yılına kadar huzursuz bir ateşkes sürdürüldü. Atina'daki merkezi örgütten gelen emirlerle cesaretlenen KKE, Girit'te bir isyan başlattı; bu da adada Yunan İç Savaşı'nın başlangıcına işaret ediyordu. Girit'in doğusunda Yunanistan Demokratik Ordusu (DSE) Dikti ve Psilorites'te varlığını kabul ettirmek için mücadele etti. 1 Temmuz 1947'de DSE'nin hayatta kalan 55 savaşçısı Psilorites'in güneyinde pusuya düşürüldü, birliğin hayatta kalan birkaç üyesi Lefka Ori'de DSE'nin geri kalanına katılmayı başardı.

Batıdaki Lefka Ori bölgesi DSE'nin isyanı için daha elverişli koşullar sunuyordu. DSE 1947 yazında Maleme Havaalanı'nı ve Chrysopigi'deki motor deposunu basıp yağmaladı. Sayıları yaklaşık 300 savaşçıya ulaşan DSE'nin sayısındaki artış adadaki mahsul kıtlığı ile birleşince isyancılar için ciddi lojistik sorunlar yarattı. Komünistler, sorunu geçici olarak çözen sığır hırsızlığı ve mahsul müsaderesi yöntemlerine başvurdular. 1947 sonbaharında Yunan hükümeti Giritli DSE savaşçılarına ve dağ eşkıyalarına cömert af koşulları sundu ve bunların çoğu silahlı mücadeleyi bırakmayı, hatta milliyetçilere iltica etmeyi tercih etti. 4 Temmuz 1948'de hükümet birlikleri Samariá Boğazı'na geniş çaplı bir saldırı başlattı. Çatışmalarda çok sayıda DSE askeri öldürülürken, sağ kalanlar küçük silahlı gruplara bölündü. Ekim 1948'de Girit KKE sekreteri Giorgos Tsitilos bir pusuda öldürüldü. Ertesi ay Lefka Ori'de sadece 34 DSE savaşçısı aktif olarak kaldı. Girit'teki isyan, Yunanistan anakarasındaki savaşın sona ermesinden 25 yıl sonra, 1974 yılında son iki direnişçinin de teslim olmasıyla yavaş yavaş sönümlendi.

Turizm

Matala plajı

Girit, Yunanistan'ın en popüler tatil destinasyonlarından biridir. Yunanistan'a gelenlerin %15'i Kandiye şehrinden (liman ve havaalanı) geçerken, Kandiye'ye yapılan charter seferleri Yunanistan'daki tüm charter uçuşlarının yaklaşık %20'sini oluşturmaktadır. Adadaki otel yatak sayısı 1986 ile 1991 yılları arasında %53 oranında artmıştır.

Bugün adanın turizm altyapısı, çok geniş bir konaklama yelpazesi de dahil olmak üzere her zevke hitap etmektedir; adanın tesisleri, eksiksiz tesisleri, yüzme havuzları, spor ve rekreasyon alanları, ailelere ait daha küçük apartmanlar, kamp tesisleri ve diğerleriyle büyük lüks otelleri kapsamaktadır. Ziyaretçiler adaya Heraklion ve Hanya'daki iki uluslararası havaalanı ve Sitia'daki daha küçük bir havaalanı (Mayıs 2012'den itibaren uluslararası charter ve iç hat uçuşları) ya da Heraklion, Hanya, Rethimno, Agios Nikolaos ve Sitia ana limanlarına giden teknelerle ulaşmaktadır.

Popüler turistik yerler arasında Minos uygarlığının arkeolojik alanları, eski Venedik şehri ve Hanya limanı, Resmo'daki Venedik kalesi, Samaria geçidi, Chrysi, Elafonisi, Gramvousa, Spinalonga adaları ve Avrupa'nın en büyük doğal palmiye ormanı olan Vai Palmiye Plajı bulunmaktadır.

Ulaşım

Girit, adanın kuzeyinde ve kuzeyden güneye düzenli seferleri olan kapsamlı bir otobüs sistemine sahiptir. Heraklion'da iki bölgesel otobüs istasyonu bulunmaktadır. Otobüs güzergahları ve tarifeleri KTEL web sitesinde bulunabilir.

Tatil evleri ve göçmenlik

Girit'in ılıman iklimi, adada bir tatil evi veya ikametgah isteyen kuzey Avrupalıların ilgisini çekmektedir. AB vatandaşları serbestçe mülk satın alma ve çok az formalite ile ikamet etme hakkına sahiptir. Kandiye ve Hanya şehirlerinde dairelerin metrekare başına ortalama fiyatı 1.670 ila 1.700 Avro arasında değişmektedir. Giderek artan sayıda emlak şirketi başta İngiliz göçmenlere, ardından Hollandalı, Alman, İskandinav ve Girit'te ev sahibi olmak isteyen diğer Avrupa uluslarına hitap etmektedir. İngiliz göçmenler Hanya ve Resmo'nun batı bölgelerinde ve daha az oranda da Kandiye ve Lasithi'de yoğunlaşmıştır.

Arkeolojik alanlar ve müzeler

Bölgede Knossos, Malia (aynı adı taşıyan kasaba ile karıştırılmamalıdır), Petras ve Phaistos'un Minos siteleri, Gortys'in klasik sitesi ve Minos, Roma ve İkinci Dünya Savaşı dönemi kalıntılarını içeren Koufonisi adasının çeşitli arkeolojisi dahil olmak üzere çok sayıda arkeolojik alan bulunmaktadır (nb. koruma endişeleri nedeniyle, Koufonisi'ye erişim son birkaç yıldır kısıtlanmıştır, bu nedenle bir limana gitmeden önce kontrol etmek en iyisidir).

Girit genelinde çok sayıda müze bulunmaktadır. Heraklion Arkeoloji Müzesi Minos dönemine ait arkeolojik buluntuların çoğunu sergilemektedir ve 2014 yılında yeniden açılmıştır.

Zararlı etkiler

Helen Briassoulis, Journal of Sustainable Tourism'de yayınlanan nitel bir analizde, Girit'in turizmin sağlıksız bir hızla gelişmesi için baskı uygulamasından etkilendiğini ve ülke içindeki gayri resmi, iç sistemlerin uyum sağlamaya zorlandığını öne sürmüştür. Ona göre bu güçler üç aşamada güçlenmiştir: 1960-1970, 1970-1990 ve 1990'dan günümüze kadar olan dönem. Bu ilk dönemde turizm büyük ölçüde olumlu bir güç olmuş, akan su ve elektrik gibi modern gelişmeleri büyük ölçüde kırsal kesime taşımıştır. Ancak ikinci dönemden itibaren ve özellikle de günümüze kadar uzanan üçüncü dönemde, turizm şirketleri Girit'in doğal kaynaklarının ormansızlaştırılması ve kirletilmesi konusunda daha ısrarcı olmuşlardır. Bunun üzerine ülke, bu şirketlerin sadece kendi endüstrileri için doğrudan gerekli olan doğal kaynakları koruduğu ilginç bir paritenin içine çekilmiştir.

Fauna ve flora

Fauna

Girit, Avrupa, Asya ve Afrika anakaralarından izole edilmiştir ve bu durum fauna ve floranın çeşitliliğine de yansımaktadır. Sonuç olarak Girit'in fauna ve florası türlerin evrimine dair pek çok ipucu barındırmaktadır. Yunanistan'ın diğer bölgelerinin aksine Girit adasında insanlar için tehlikeli olan hiçbir hayvan bulunmamaktadır. Gerçekten de eski Yunanlılar ayı, kurt, çakal ve zehirli yılanlar gibi büyük memelilerin olmamasını Herkül'ün (canlı bir Girit boğasını Mora'ya götürmüştür) emeğine bağlamışlardır. Herkül, tüm "zararlı" ve "zehirli" hayvanları Girit'ten uzaklaştırarak Zeus'un doğduğu yeri onurlandırmak istemiştir. Daha sonra Giritliler, Girit adasında iki yıl yaşayan Havari Pavlus'un şeytan çıkarma ayinleri ve kutsamalarıyla adanın tehlikeli yaratıklardan temizlendiğine inanmışlardır. Girit Üniversitesi'ne bağlı olarak faaliyet gösteren Girit Doğa Tarihi Müzesi ve Hersonissos'taki Aquaworld ve Gournes'teki Cretaquarium olmak üzere Girit sularında yaygın olan deniz canlılarının sergilendiği iki akvaryum bulunmaktadır.

Tarih öncesi fauna

Cüce filler, cüce hipopotamlar, cüce mamutlar, cüce geyikler ve dev uçamayan baykuşlar Pleistosen Girit'in yerlileriydi.

Memeliler

Girit'in memelileri arasında Samaria Gorge milli parkında ve Thodorou, Dia ve Agioi Pantes'te (kuzey kıyısındaki adacıklar) görülebilen savunmasız kri-kri, Capra aegagrus cretica, Girit yaban kedisi ve Girit dikenli faresi bulunmaktadır. Diğer karasal memeliler arasında Girit sansarının alt türleri, Girit gelinciği, Girit porsuğu, uzun kulaklı kirpi ve yenilebilir fındık faresi sayılabilir.

Bir tür beyaz dişli sivri fare olan Girit sivri faresi Girit adasına endemik olarak kabul edilir çünkü bu sivri fare türü başka bir yerde bilinmemektedir. Pleistosen dönemine tarihlenebilecek fosilleri bulunmuş olan crocidura sivri farelerinin kalıntı bir türüdür. Günümüzde sadece Girit'in dağlık bölgelerinde bulunmaktadır. Pleistosen Akdeniz adalarının endemik türlerinden hayatta kalan tek kalıntı olduğu düşünülmektedir.

Yarasa türleri şunları içerir: Blasius'un at nalı yarasası, küçük at nalı yarasası, büyük at nalı yarasası, küçük fare kulaklı yarasa, Geoffroy'un yarasası, bıyıklı yarasa, Kuhl'un pipistrelle'i, adi pipistrelle, Savi'nin pipistrelle'i, serotin yarasası, uzun kulaklı yarasa, Schreibers yarasası ve Avrupa serbest kuyruklu yarasası.

Kuşlar

Çok çeşitli kuşlar arasında kartallar (Lasithi'de görülebilir), kırlangıçlar (yaz aylarında Girit'in tamamında ve adanın güneyinde yıl boyunca), pelikanlar (sahil boyunca) ve turnalar (Gavdos ve Gavdopoula dahil) bulunmaktadır. Girit dağları ve geçitleri nesli tükenmekte olan kızıl akbabaların sığınaklarıdır. Kuş türleri arasında altın kartal, Bonelli kartalı, sakallı akbaba veya kızıl akbaba, kızıl akbaba, Eleonora şahini, gökdoğan, lanner şahini, Avrupa kerkenezi, alaca baykuş, küçük baykuş, kukuletalı karga, alpin chough, kırmızı gagalı chough ve Avrasya Toygarı bulunmaktadır. Girit'teki kızıl akbaba popülasyonu, türün dünyadaki en büyük insular popülasyonudur ve Yunanistan'daki kızıl akbaba popülasyonunun çoğunluğunu oluşturmaktadır.

Sürüngenler ve amfibiler

Kaplumbağalar adanın her yerinde görülebilir. Yılanlar kayaların altında saklanırken bulunabilir. Kurbağalar yağmur yağdığında kendilerini gösterirler.

Sürüngenler arasında Ege duvar kertenkelesi, Balkan yeşil kertenkelesi, yaygın bukalemun, ocellated skink, yılan gözlü skink, moorish gecko, Türk gecko, Kotschy's gecko, mahmuzlu kaplumbağa ve Hazar kaplumbağası bulunmaktadır.

Adada dört yılan türü bulunmaktadır ve bunlar insanlar için tehlikeli değildir. Bu dört tür arasında leopar yılanı (yerel adıyla Ochendra), Balkan kamçı yılanı (yerel adıyla Dendrogallia), zar yılanı (Yunanca Nerofido olarak adlandırılır) ve tek zehirli yılan olan gece kedisi yılanı, gekoları ve küçük kertenkeleleri felç etmek için ağzının arkasından zayıf bir zehir salgılayacak şekilde evrimleşmiştir ve insanlar için tehlikeli değildir.

Deniz kaplumbağaları arasında her ikisi de tehdit altındaki türler olan yeşil kaplumbağa ve caretta caretta kaplumbağası bulunmaktadır. Caretta caretta kaplumbağası Resmo ve Hanya çevresindeki kuzey sahili kumsallarında ve Mesara körfezi boyunca uzanan güney sahili kumsallarında yuva yapar ve yumurtadan çıkar.

Amfibiler arasında Avrupa yeşil kurbağası, Amerikan boğa kurbağası (tanıtılmış), Avrupa ağaç kurbağası ve Girit bataklık kurbağası (endemik) bulunmaktadır.

Eklembacaklılar

Girit alışılmadık çeşitlilikte böceklere sahiptir. Yerel olarak Tzitzikia olarak bilinen ağustos böcekleri, sıcak yaz günlerinde daha yüksek ve daha sık hale gelen ayırt edici bir tekrarlayan tzi tzi sesi çıkarır. Kelebek türleri arasında kırlangıçkuyruk kelebeği bulunmaktadır. Güve türleri arasında sinekkuşu güvesi bulunmaktadır. Euscorpius carpathicus gibi zehri genellikle bir sivrisinek ısırığından daha güçlü olmayan birkaç akrep türü vardır.

Kabuklular ve yumuşakçalar

Nehir yengeçleri arasında yarı karasal Potamon potamios yengeci de bulunmaktadır. Yenilebilir salyangozlar yaygındır ve yağmurun onları yeniden canlandırmasını beklerken yüzlerce kümelenebilir.

Deniz yaşamı

Karasal memelilerin yanı sıra Girit çevresindeki denizler de büyük deniz memelileri açısından zengindir; bu durum günümüzde çoğu Yunanlı tarafından bilinmese de antik çağlardan beri bilinmektedir. Gerçekten de Knossos'taki Kraliçe Megaronu'nda yunusları tasvir eden Minos freskleri, Minosluların bu canlıların farkında olduklarını ve onları kutladıklarını göstermektedir. Ülkenin neredeyse tüm kıyılarında yaşayan ve nesli tükenmekte olan ünlü Akdeniz fokunun yanı sıra Yunanistan balinalara, ispermeçet balinalarına, yunuslara ve domuz balıklarına ev sahipliği yapmaktadır. Bunlar Akdeniz'in daimi sakinleri ya da ara sıra gelen ziyaretçileridir. Yunan Uçurumu olarak bilinen Girit'in güneyindeki bölge bunların birçoğuna ev sahipliği yapmaktadır. Kıyı boyunca kalamar ve ahtapot bulunabilir ve deniz kaplumbağaları ve çekiç başlı köpekbalıkları kıyı çevresindeki denizde yüzer. Cretaquarium ve Aquaworld Akvaryumu, tüm Yunanistan'daki sadece üç akvaryumdan ikisidir. Bunlar sırasıyla Gournes ve Hersonissos'ta yer almaktadır. Yerel deniz canlılarının örnekleri burada görülebilir.

Girit çevresindeki sularda görülebilecek balıklardan bazıları şunlardır: akrep balığı, esmer orfoz, doğu Atlantik tavuskuşu wrasse, beş benekli wrasse, weever balığı, yaygın vatoz, kahverengi vatoz, Akdeniz siyah kayabalığı, inci ustura balığı, yıldız-gazer, boyalı comber, papaz balığı ve uçan kırlangıç.

Bitki örtüsü

Minoslular Girit'in ormansızlaşmasına katkıda bulunmuşlardır. "Artık yerel yakacak odun kaynağı kalmaması için" 1600'lerde daha fazla ormansızlaşma meydana gelmiştir.

Yaygın kır çiçekleri arasında papatya, papatya, glayöl, sümbül, iris, gelincik, siklamen ve lale bulunmaktadır. Adada 200'den fazla farklı yabani orkide türü bulunmaktadır ve bunlara 14 çeşit Ophrys cretica da dahildir. Girit adaçayı, biberiye, kekik ve kekik gibi zengin çeşitlilikte yerli bitkilere sahiptir. Nadir bitkiler arasında endemik Girit yaban mersini ve Malotira (Μαλοτήρα) olarak bilinen demir otu Sideritis syriaca bulunmaktadır. Kaktüs çeşitleri arasında yenilebilir dikenli armut da bulunmaktadır. Adadaki yaygın ağaçlar arasında kestane, selvi, meşe, zeytin ağacı, çam, çınar ve ılgın bulunur. Ağaçlar, suyun daha bol olduğu adanın batısında daha uzun olma eğilimindedir.

Çevresel olarak korunan alanlar

Çok sayıda çevre koruma alanı bulunmaktadır. Bu alanlardan biri güneybatı Girit kıyısındaki Elafonisi adasında yer almaktadır. Ayrıca, Girit'in doğusundaki Vai palmiye ormanı ve Dionysades (her ikisi de Lasithi, Sitia belediyesinde) çeşitli hayvan ve bitki yaşamına sahiptir. Vai bir palmiye plajına sahiptir ve Avrupa'nın en büyük doğal palmiye ormanıdır. Ierapetra'nın 15 kilometre (9 mil) güneyindeki Chrysi adası, Avrupa'da doğal olarak yetişen en büyük Juniperus macrocarpa ormanına sahiptir. Samaria Boğazı bir Dünya Biyosfer Rezervidir ve Richtis Boğazı peyzaj çeşitliliği açısından koruma altındadır.

Mitoloji

"Diktaean Mağarası"

Girit, antik Yunan tanrılarıyla güçlü bir ilişkiye sahip olmakla birlikte Minos uygarlığıyla da bağlantılıdır.

Yunan mitolojisine göre, Dikti Dağı'ndaki Diktaean Mağarası tanrı Zeus'un doğum yeriydi. Paximadia adaları tanrıça Artemis ve tanrı Apollo'nun doğum yeriydi. Anneleri tanrıça Leto'ya Phaistos'ta tapınılırdı. Tanrıça Athena Voulismeni Gölü'nde yıkanırdı. Zeus, Girit'i tehdit eden dev bir kertenkeleye bir yıldırım fırlattı. Kertenkele hemen taşa dönüştü ve Knossos'tan görülebilen kertenkele şeklindeki Dia adası haline geldi. Lefkai adacıkları Sirenler ve Musalar arasındaki bir müzik yarışmasının sonucuydu. Müzler kaybettikleri için o kadar üzgündüler ki rakiplerinin kanatlarındaki tüyleri kopardılar; Sirenler beyazlaştı ve Aptera'da ("tüysüz") denize düştüler, burada Lefkai olarak adlandırılan körfezdeki adaları (Souda ve Leon adaları) oluşturdular. Herakles, işlerinden birinde Girit boğasını Mora'ya götürdü. Europa ve Zeus Gortys'de seviştiler ve Girit krallarına gebe kaldılar: Rhadamanthys, Sarpedon ve Minos.

Knossos Sarayı'nın labirenti Theseus ve Minotaur efsanesinin geçtiği yerdi ve Minotaur Theseus tarafından öldürülmüştü. İkarus ve Daedalus Kral Minos'un tutsaklarıydı ve kaçmak için kanatlar yapmışlardı. Ölümünden sonra Kral Minos Hades'te ölülerin yargıcı olurken, Rhadamanthys de Elysian tarlalarının yöneticisi olmuştur.

Kültür

Girit'in kendine özgü bir Mantinades şiiri vardır. Ada, Mantinades temelli müziği (tipik olarak Girit lyrası ve laouto ile icra edilir) ve en ünlüsü Pentozali olmak üzere birçok yerel dansı ile tanınır. 1980'lerden bu yana ve özellikle 1990'lardan itibaren dans öğreten Kültür Dernekleri çoğalmıştır (Batı Girit'te birçoğu rizitiko şarkılarına odaklanmaktadır). Bu dernekler genellikle resmi etkinliklerde sahne almakta ancak aynı zamanda insanların bir araya gelip gelenekçi uygulamalara katıldıkları sahneler haline gelmektedir. Gelenek konusu ve Kültür Derneklerinin geleneği canlandırmadaki rolü Girit genelinde sıkça tartışılmaktadır.

Giritli yazarlar modern dönem boyunca Yunan edebiyatına önemli katkılarda bulunmuşlardır; başlıca isimler arasında 17. yüzyıl epik romanı Erotokritos'un (Yunan Ερωτόκριτος) yaratıcısı Vikentios Kornaros ve 20. yüzyılda Nikos Kazantzakis yer almaktadır. Rönesans döneminde Girit, El Greco'yu ve onun aracılığıyla sonraki Avrupa resim sanatını etkileyen Girit İkona Okulu'na ev sahipliği yapmıştır.

Giritliler adaları ve gelenekleriyle son derece gurur duyarlar ve erkekler günlük yaşamda genellikle geleneksel kıyafet unsurlarını giyerler: diz boyu siyah binici çizmeleri (stivania), dizden çizmelerin içine sokulan vráka pantolon, siyah gömlek ve başa sarılan veya omuzlara örtülen file örgülü bir fulardan (sariki) oluşan siyah başlık. Erkekler genellikle erkeklik işareti olarak büyük bıyıklar bırakırlar.

Girit toplumu Yunanistan'da ve uluslararası alanda adada günümüze kadar devam eden aile ve klan kan davalarıyla tanınır. Giritliler ayrıca Osmanlı İmparatorluğu'na karşı direniş döneminden kalma bir gelenek olan evde ateşli silah bulundurma geleneğine de sahiptir. Girit'teki neredeyse her kırsal hanede en az bir adet ruhsatsız silah bulunmaktadır. Silahlar Yunan hükümetinin sıkı düzenlemelerine tabidir ve son yıllarda Girit'te ateşli silahları kontrol etmek için Yunan polisi tarafından büyük çaba sarf edilmiş, ancak sınırlı başarı elde edilmiştir.

Spor

Girit'te yerel liglerde oynayan birçok futbol kulübü bulunmaktadır. 2011-12 sezonunda Theodoros Vardinogiannis Stadyumu'nda (Iraklion) oynayan OFI Crete ve Pankritio Stadyumu'nda (Iraklion) oynayan Ergotelis F.C. Yunanistan Süper Ligi'nde yer almıştır. 2012-13 sezonunda, Theodoros Vardinogiannis Stadyumu'nda (Iraklion) oynayan OFI Crete ve Hanya yakınlarındaki Perivolia Belediye Stadyumu'nda oynayan Platanias F.C., Yunanistan Süper Ligi'nin iki üyesidir.

Önemli kişiler

Domenikos Theotokopoulos (El Greco)
Eleftherios Venizelos

Girit'ten önemli kişiler şunlardır:

  • Nikos Kazantzakis, yazar, Kandiye doğumlu, 7 kez Nobel Ödülü için önerildi
  • Odysseas Elytis, şair, 1979 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görüldü, Kandiye doğumlu
  • Georgios Chortatzis, Rönesans dönemi yazarı
  • Vitsentzos Kornaros, Kandiye'de (o zamanlar Candia) yaşamış Sitialı Rönesans yazarı
  • Domenikos Theotokopoulos (El Greco), Kandiye doğumlu Rönesans sanatçısı
  • Nikos Xilouris, ünlü besteci ve şarkıcı.
  • Psarantonis, Giritli halk şarkıcısı ve Giritli lyra sanatçısı ve Nikos Xilouris'in kardeşi.
  • Nana Mouskouri, şarkıcı, Hanya doğumlu
  • Eleftherios Venizelos, eski Yunanistan Başbakanı, Hanya İli doğumlu
  • Konstantinos Mitsotakis, Eleftherios Venizelos'un yeğeni ve Yunanistan Başbakanı.
  • Daskalogiannis, 1770 yılında Girit'teki Orlov İsyanı'nın lideri
  • Michalis Kourmoulis, Messara'dan Yunan Bağımsızlık Savaşı lideri.
  • Eleni Daniilidou, tenis oyuncusu, Hanya doğumlu
  • Louis Tikas, Yunan-Amerikan işçi sendikası lideri
  • Tess Fragoulis, Kandiye doğumlu Yunan-Kanadalı yazar
  • Nick Dandolos, nam-ı diğer Yunanlı Nick, profesyonel kumarbaz ve yüksek bahisçi
  • Joseph Sifakis, bilgisayar bilimcisi, 2007 Turing Ödülü sahibi, 1946 Kandiye doğumlu
  • Constantinos Daskalakis, MIT'nin Elektrik Mühendisliği ve Bilgisayar Bilimleri bölümünde Doçent.
  • George Karniadakis, Brown Üniversitesi Uygulamalı Matematik Profesörü; aynı zamanda MIT'de Araştırma Bilimcisi
  • John Aniston (Giannis Anastasakis), Yunan-Amerikan aktör, Jennifer Aniston'ın babası
  • George Psychoundakis, bir çoban, bir savaş kahramanı ve bir yazar.
  • Ahmed Resmî Efendi: 18. yüzyıl Osmanlı devlet adamı, diplomat ve yazar (özellikle iki sefâretnâme). Türkiye'nin Berlin'deki ilk büyükelçisi (Büyük Frederick döneminde). Rum asıllı Müslüman bir ailenin çocuğu olarak 1700 yılında Girit'in Resmo kasabasında doğmuştur.
  • Giritli Ali Aziz Efendi: Türkiye'nin Berlin'deki üçüncü büyükelçisi ve muhtemelen roman türünde yazan ilk Türk yazar.
  • Al-Husayn I ibn Ali at-Turki - 1957 yılına kadar Tunus'u yöneten Husainid Hanedanlığı'nın kurucusu.
  • Salacıoğlu (1750 Hanya - 1825 Kandiye): Türk halk edebiyatının 18. yüzyıldaki en önemli şairlerinden biri.
  • Giritli Sırrı Paşa: Osmanlı yöneticisi, Leyla Saz'ın eşi ve kendi çapında önemli bir edebiyat adamı.
  • Vedat Tek: Birinci Ulusal Mimarlık Akımı'nın Türk mimarisindeki temsilcisi, Leyla Saz ve Giritli Sırrı Paşa'nın oğlu.
  • Paul Mulla (nam-ı diğer Mollazade Mehmed Ali): Müslüman olarak doğdu, Hıristiyanlığı seçti ve Roma Katolik monsenyörü ve yazar oldu.
  • Rahmizâde Bahaeddin Bediz: Mesleği fotoğrafçılık olan ilk Türk. Türk Tarih Kurumu Fotoğraf Bölümü Başkanı olarak 1895'ten itibaren sırasıyla Girit, İzmir, İstanbul ve Ankara'da çektiği binlerce fotoğrafın büyük bir tarihi değeri vardır.
  • Salih Zeki: Hanya'da Türk fotoğrafçı
  • Ali Nayip Zade: Eleftherios Venizelos'un yardımcısı, Drama ve Kavala, Edirne ve Lasithi Valisi.
  • İsmail Fazıl Paşa: (1856-1921) Girit'e yerleşmiş olan Söke'nin köklü Cebecioğlu ailesindendir. 1920'de Büyük Millet Meclisi hükümetinin ilk Bayındırlık Bakanı olmuştur. Ali Fuad ve Mehmed Ali'nin babasıdır.
  • Mehmet Atıf Ateşdağlı: (1876-1947) Türk subayı.
  • Mustafa Ertuğrul Aker: (1892-1961) HMS Ben-my-Chree'yi batıran Türk subayı.
  • Cevat Şakir Kabaağaçlı, nam-ı diğer Halikarnas Balıkçısı, yazar, Girit'te doğmuş ve sık sık Giritli olarak anılmasına izin vermiş olsa da, kökleri Afyonkarahisar'a dayanan Osmanlı aristokrasisine mensup bir aileden gelmektedir. Babası Girit'te Osmanlı Yüksek Komiseri ve daha sonra Atina'da büyükelçi olarak görev yapmıştır. *Aynı şekilde, yukarıda da belirtildiği gibi, Mustafa Naili Paşa Arnavut/Mısırlıydı.
  • Bülent Arınç (d. 25 Mayıs 1948) 2009 yılından bu yana Türkiye Başbakan Yardımcısı olarak görev yapmaktadır. Ataları Sultan Abdülhamid döneminde Yunanistan ile Türkiye arasında yapılan nüfus mübadelesi sırasında Giritli mülteciler olarak Türkiye'ye gelen Arınç, Girit Rumcası bilmektedir. Arınç, Yunanistan'ın diplomatik protestolarına neden olan Ayasofya'yı yeniden camiye dönüştürme isteğinin savunucularından biridir.
  • Yoseph Shlomo Delmedigo, Rönesans hahamı, matematikçi, astronom ve filozof.
  • Zach Galifianakis'in baba tarafından dedesi Mike Galifianakis ve Sophia Kastrinakis Giritlidir.
  • Kanadalı metal grubu The Agonist'in vokalisti Vicky Psarakis Giritlidir.
  • Ulusal Basketbol Birliği'nin Milwaukee Bucks takımında oynayan Yunan profesyonel basketbolcu Georgos Kalaitzakis Heraklion, Girit'lidir.

Yönetim

Girit
YunancaΠεριφέρεια Κρήτης
Periferi
Prefecture map of Crete (Greece).svg
Ülke Yunanistan
Alt idari birimler
İdare
 • Belediye başkanı Stavros Arnaoutakis (PASOK)
Nüfus
 (2019)
 • Toplam 634,930
Zaman dilimi UTC+02.00 (DAS)
 • Yaz (YSU) UTC+03.00 (DAYS)
Resmî site
crete.gov.gr
Yerleşim birimleri

Girit'in başlıca şehirleri:

  • Heraklion (Iraklion veya Kandiye) (nüfus 150.000)
  • Hanya (nüfus 75.000)
  • Retimnon (Resmo) (nüfus 32.000)
  • Yerapetre (nüfus 23.800)
  • Aya Nikola (nüfus 19.400)
  • Sitia (Sitya) (nüfus 14.500)
Yönetim birimleri
Kandiye
Heraklion, Kötüryo, Temnos, Rizo, Piryotiçe, Maloviz (Moloviz), Menufaç, Mirabela, Kenuryo, Pedya, Petriye, Ayamiron, Kastel
Hanya
Hania, Kisamo (Kisamu), Apokoron, Selne (Selino), Kandanos
Resmo
Retimnon, Milayotmo, Milopotamu, Humeiri, Marona, Amari (Amarya), Amari-Apometalos köyü, Amari-Hrisis köyü, Amari-Aposti köyü
Esfakye
Esfakye (İsfakiye, İsfaksiye, İsfakye, Esfakiye), Eyuvasil (Ayvasil), Eyuvasil-Kumya köyü, İzzeddin, Suda, Vianos
Laşit
Lassithi (Laşid), Esine, Yerepetre (Yerapetre), Ayanikola, Estiye (Sitia)
İdari yapı

Girit adası 4 vilayete (Yunanca nomos, νόμοι) ayrılmıştır. Bunlar:

  • Hanya
  • Kandiye
  • Resmo
  • Laşit

Amatör radyoculuk açısından Yunanistan'dan ayrı bir bölge olarak telakki edilmektedir. Alan kodu SV9'tür. Ayrıca, Ortodoks mezhebi idari yapısı açısından Girit Başpiskoposluğu, Atina merkezli Yunanistan otosefal kilisesi'ne değil, Fener Patrikhanesi'ne bağlıdır ve Oniki Adalar ve diğer bazı Ege adaları'nın metropolitlerini idaresi altında toplamaktadır. Girit halkının kendisini Yunan dünyasının diğer bölgelerinden farklı görme dürtüsü yüksektir ve zaman zaman spazmodik ve folklorik boyutları pek de aşmayan ayrılıkçı hareketler cereyan etmiştir.